Deniz Derinsu
Bunun adı beceriksizlik olsa gerek…
Avrupa Şampiyonası’ndaki hezimet sonrası milli takıma kısa süreli bir eleştiri bombardımanı olmuştu…
Bu süreçte en çok da sorumlu gösterilenlerin başında gelen Şenol Güneş’in maaşı yoğun gündem olmuştu. Aylık milyon Eurolar derken Şenol Güneş, şampiyonayı özetleyen toplantısında Türk futbolunda euro ile ödeme yapılmadığını söyleyip herkesin içini ferahlatmıştı! Ama kendisinin aldığı ücret yine soru işareti olarak kalmıştı…
Şampiyona sonrası kısa süre Emre Belözoğlu’nun yardımcı hoca olacağı konuşuldu, sonra konu aniden kapanıverdi…
Peşi sıra da milli takım gündemi de…
20 Haziran 2021, Türkiye’nin final hayaliyle girdiği Avrupa Şampiyonası’na 3. maçında İsviçre’ye 3-1 yenilerek gruptan sonuncu olarak veda ettiği tarih…
O günden Karadağ maçına kadar ne bir kamp, ne bir hazırlık maçı… Saha düzeyinde bir çalışma olmadı!
Karadağ maçının kadrosuna baktığımızda teknik heyet – futbolcu olarak büyük değişim yaşanmadığına göre herkes gidişattan memnun diye düşünmek lazım…
Aynı milli takım Dünya kupası elemelerine aralarında Hollanda ve Norveç galibiyetlerinin de bulunduğu 3 maçta 7 puanla başlamış, grubun en iddialı ekibi haline gelmişti…
‘Bu ne tutarsızlık’ diye düşünmek acaba saçma mı?
Karadağ maçının onbirine baktım. Avrupa Şampiyonası’nda neden oynamadığı merak edilen Fenerbahçeli Altay ile Almanya’dan yeni gelen çiçeği burnunda Beşiktaşlı Kenan onbirdeydi… Kalan 9 oyuncu Avrupa’daki Türk futbolunun temsilcilerinden oluşuyordu…
Her şekilde tartışmaya açık bir konu… İster ‘Avrupa yıldızları kapıyor’ diye düşünün… İster ‘Türkiye’de oynayanlar milli maç düzeyine yetmiyor’ diye…
‘Bizim Çocuklar’ favori oldukları maça baskın görüntüde başladılar. Yokluğunda gözlerin her zaman aradığı Cengiz Ünder’in şık golüyle Türkiye öne geçti. Çalışılmış görüntüdeki bir organizasyonla farkı ikiye çıkaran Yusuf oldu. Ama elbette Türkiye rahat galibiyetleri sevmez, devre bittiğinde skor 2-1 olmuştu…
Kolay kopacak maçın ikinci bölümü büyük tedirginlikle geçti. Türkiye’nin en önemli gol ayağı olan Burak Yılmaz’ın gününde olmaması istenilen gole ulaşılmasını engelleyen başlıca faktördü.
Burak Yılmaz büyük tecrübesine karşın gününde olmadığı maçlarda beceriksizliği, bonkörlüğü ile gerçekten izleyene saç baş yoldurtuyor… Ama Şenol Güneş kendisinden nedense vazgeçmiyor, sonuna kadar sabır gösteren tek isim oluyor!
Farkı ikiye çıkaran golü beklerken hedef maçın kazasız belasız bitmesi dileğine dönüşüverdi ama olmadı!
Son saniyelerde gelen gol Türkiye’ye soğuk duş aldırdı… Ciddi avantaj kaçtı. Kaldı ki Norveç ile Hollanda’nın berabere kaldığı maçla ciddi puan avantajı da elden uçuverdi…
2-0 iken her şey güzeldi… İzmir Marşı tribünlerde keyifle söylenirken artık maça cepte gözüyle bakılıyordu.
Bitiş düdüğünde ise tek ses yükseliyordu tüm stattan: ‘Şenol istifa’
Maçın en başarılı, ayağında en iyi top tutan ismi Cengiz’i, skor tehlikedeyken 10 dakika kala oyundan almak Şenol Güneş’in muhtemelen bu maçtaki başlıca imzası oldu!
Bir şey kaybedildi mi? Hayır…
Bir şey kazanıldı mı? Hayır…
Ama bir gerçek var… Havası tamamen kaçmış bu milli takıma güven giderek azalıyor…