Türkiye’de havaya girmek kadar kolay bir şey yoktur…
Euro 2020 için de umutlar bir o kadar büyüktü… Çeyrek veya yarıyı geçin, final için rakip bile düşünenler vardı…
Hatta bir TV firması, şampiyonada finale çıkılması durumunda o ay alınan televizyon ücretlerinin iade edileceğini ve son model markaların beleşe geleceğini açıkladı. Oldu da final inancıyla TV alanlar…
Ancak final hesaplarıyla gidip böyle bir organizasyondan ‘en kötü takım’ olarak dönmek Türkiye’ye özgü bir durum oldu!
Açık konuşmam gerekirse takımın oluşumuna bakınca ‘Yeni jenerasyon’ oluşumuyla ben de beklenti içindeydim…
Ama önemli bir etkeni hesaplayamadım sanırım: Şenol Güneş…
Şenol hocanın bu kadar formsuz olacağı hiç aklıma gelmemişti. Garip seçimler, tercihler bir yana bir de elindeki kadroyu hiç mi hiç havaya sokamaması bu görüntünün başlıca nedeni oldu. 
Adettir, her maç öncesi tahmini onbirler konuşulur. Türkiye’nin maçlarının tahmini onbiri 3-4 gün önce ortaya çıktığında herkes konuşmaya başladı. Ve maç günlerinde muhtemel onbirler aynen sahadaydı.
2 durum var bunda konuşulacak. İlki, rakip teknik direktörler için en kolay çalışılacak takım Türkiye oldu. İkincisi, Şenol Güneş’in sürpriz bir hamle hazırlığı hiç olmadı rakiplerine…
Ben yine en baştaki düşüncemi savunuyorum. Avrupa eğitimi, rahatlığı olan bu takımı takviyelerle korumakta fayda var. Ama başına daha heyecanlı, değişimlerden olumlu etkilenmiş, modern bir teknik adam lazım. 
Euro 2020’den aklımda kalan bir isim de Burak Yılmaz olacak. Lille’de üstün performansı, başarılı golleri, ayın oyuncusu seçilmiş olduktan sonra sergilediği rezil performansla falan değil…
Galler maçında ettiği küfürlerden ötürü aklımda kalacak Burak. 
Bunca yılın tecrübesi Burak. Evet, bu tür maçlarda hakemler Türkçe bilmez. Ama çok iyi biliyorsunuz ki karşılaşmaları çok sayıda kamera takip ediyor, ettiğin her lafın dudak okuması ekranlara yansıyor. O küfürlerin evlere, futbolu sevmesi için çaba gösterilen küçük çocuklara nasıl ulaştığını iyi bilecek bir isim Burak Yılmaz. Ben izlerken utandım o acaip hareketlerini, sözlerini… Kendisi ne düşünüyor bu yaştan sonra kendisi için, merak etmemek elde değil…
Bu turnuva kuşkusuz Şenol Güneş’e yazacak. En çok da yıldızlaştığı kendi mevkisi için seçimiyle… Hiç olmazsa şu son karşılaşmada, sezonun en iyilerinden biri olan Altay’a bir fırsat verilmezse… O zaman konuşacak da fazla bir şey kalmaz…
O kadar konuşacak, eleştirilecek şey var ki… Ama bir o kadar sahip çıkılması gereken nokta olduğunu unutmamak lazım…
O zaman ne gerekir derseniz… 2022 fırsatı varken, acil ve doğru tedbiri almak…
Bunu yapacak yapı var mı derseniz…
Olsaydı, bu turnuvadan bu kadar kötü çıkılmazdı derim…