Fenerbahçe İspanya’dan kendisini şaşkına uğratan bir skorla dönmüştü. Güzel geçen ilk yarı sonrası Sarı Lacivertliler, son dakikalarda bir gol daha yiyerek 2-0’lık dezavantajlı bir sonuç yaşamışlardı.
Yıllar önce İspanya’da elde edilen tarihi zaferin tekrarının Kadıköy’de yaşanıp yaşanmayacağı günlerce merak edildi.
Kuşkusuz Fenerbahçe için böyle bir zafere fazlasıyla ihtiyaç vardı. Ama Türk futbolunun da puan açısından son yıllarda büyük açlığı söz konusu.
Bu tabloda Sevilla Kadıköy’e konuk oldu. Fenerbahçe’de son dönemlerde konuşulan isimlerin başında da Jesus geliyor. Portekizli teknik adam formsuz bir görüntü içersinde, tartışılan oyuncu seçimleri ile sürekli gündemde.
Bu kez Arda’lı, Oosterwolde’li, Ismail’li bir kadro çıkmıştı sahaya. Bu da Jesus’un değişim ve risk alma görüntüsüydü…
Maç başladı, Fenerbahçe belki İspanya’daki ilk yarının üzerindeki bir performansla başladı. Batshuayi’nin sakatlığı da hızı kesmedi. Pozisyonlar üst üste, gol ise penaltıdan geldi. Sahnede yaratıcı olarak Ferdi, imza olarak Valencia vardı. Bu arada sürekli oynaması beklenen Arda ve unutulmaya başlanan İsmail umut veriyordu. Büyük umutlarla girilen 2. yarının başında Fenerbahçe daha da hızlıydı. Fenerbahçe pozisyonları üst üste yakaladıkça umutlar ve heyecan arttı.
Geceye süper başlayan Fenerbahçe taraftarının gereksiz bir şekilde sahaya yabancı madde atması, ‘12 numara geri dönüyor’ düşüncesine bir anda gölge düşürdü, Sarı Lacivertlilerin de hızı kesiliverdi.
Dakikalar geçti, Fenerbahçe yine oyuna tutunan taraf oldu ama doğal olarak Sevilla da aynı oyunu ağırlaştırmak için elinden geleni yaptı.
Jesus’un hamleleri geldi ama sonuç gelmedi.
Fenerbahçe 1-0 kazandığı maç sonrası tura veda etti…
Yazık mı oldu derseniz, çok yazık oldu… Nasıl ilk maçta 2-0 yenildiyse, Sarı Lacivertlilerin İstanbul’da tek golde kalmaları da üzücü bir tablo oldu.
Konuşulacak, eleştirilecek çok konu var. Hatta derine inilirse daha da fazlası çıkar…
Ama zamanı mı?
Kanımca değil…
Fenerbahçe bir kupadan, hangisi olursa olsun elenirse depresyon yaşar. Ama önünde 2 kupa şansı daha var. Bu noktada önemli olan bu hedeflere motivasyonu kaybetmemek…
Dün geceki futbol umut verici. Jesus aslınsa kimlerle yürümesi gerektiğini daha iyi anlamış olabilir…
Ve 12 numara… Her şey iyi güzel de o sahaya atılan maddelerle hız kesmek nasıl açıklanabilir…
Fenerbahçe artık Avrupa’da yok. Hem onlar hem de Türkiye için kayıp…
Ama futbol böyle de bir şey… Hedefler bitmez…
Deniz Derinsu: 1968 İstanbul doğumlu. Saint Joseph Fransız Lisesi ve Eskişehir Anadolu Üniversitesi İngilizce Basın Yayıncılık bölümü mezunu. Cumhuriyet ve Sabah gazetelerinde uzun yıllar spor muhabirliği ve yazarlığı yaptı. 2011 yılından beri çeşitli internet siteleri, TV programları ve dergilerde spor yazarlığını sürdürüyor. Evli, 1 kız çocuk babası.
