Fadıl Öztürk
'Mızıkçılık yapmak'
Biri yazar diye beklediğim, uzak durduğum ve geçen zamana rağmen kimsenin üzerine eğilmediği ‘mızıkçılık yapmak’ deyimine eğilmek istiyorum.
İBB seçimiyle beraber gelişen süreçte bu deyimi CHP’nin parti sözcüsü Faik Öztrak dolaşıma soktu. Öztrak’ın danışmanları var mı, o danışmanlardan birinin bulduğu ve onun üzerinden dolaşıma sokulduğu bir kavram mı bilemem. Deyim yerindeyse Öztrak bu masumlaştırıcı kavramı çok sevmiş olacak ki, o günden bugüne dilinden hiç düşürmedi, düşürmüyor.
Hatırlayalım, İstanbul Belediye Başkanlığı seçimi yapılmış, hatırı sayılır bir farkla İmamoğlu İBB seçimini kazanmış, AKP bu yenilgiyi kabullenmemiş, günlerce sürecek olan yeniden sayım turlarına başlamıştı. Öztrak bu ‘mızıkçılık yapmak’ deyimini tam o günlerde diline doladı. Aradan geçen bunca zamana, verilen ve geri alınan mazbataya, başlayan ikinci seçim sürecine rağmen ‘mızıkçılık yapmak’ deyiminin AKP’nin eylemini açıklayan bir kavram olmadığını, tam tersine bir çocuk oyununa indirgeyerek masumlaştırdığının farkına varmadı Öztrak.
Bu eylemini bilerek, isteyerek AKP’nin ekmeğine yağ sürmek anlamında yapmadığını düşünsem de, o günden bugüne kendi içime sindirmiş değilim. Bu işte es geçilen bir yanlış var...
‘Mızıkçılık yapmak’ deyimi TDK sözlüğünde ‘oyun bozanlık’ olarak açıklansa da "Ayşe ip atlama oynarken hep mızıkçılık yaptı", "Oyunda kazanamayacaklarını anlayınca mızıkçılık yapmaya başladılar." gibi çocuk oyunlarıyla açıkladığı örneklerle temellendirmektedir.
Kavramların, deyimlerin onu kullanan kişinin niyetini aşan içerikler taşıdığını söylememe gerek yok. Ne Türkiye, 31 Mart'ta ülke çapında çocukça bir oyuna girdi, ne de AKP bu yerel yönetim seçimlerinde İstanbul’da kaybeden çocuktu. Tam tersine fazlasıyla palazlanmış bir iktidardı. Tıpkı bıçak gibi sözcükler de suçlarını beraber taşırlar...
Üstelik bu süreçte Kürt kentlerinde kayyımların hiç de çocukça olmayan birçok icraatı ortaya çıkmışken, onların uygulamalarını görmezden gelir gibi AKP’yi mızıkçılık yapmak deyimine sığdırmak doğru mudur? Üstelik tüm bunlar duyulmayacak, görülmeyecek, es geçilecek cinsten de değildi.
Kılıçdaroğlu’nun Ankara Çubuk ilçesinde düzenlenen cenaze töreninde linç girişiminden zar zor kurtulması tam bu döneme denk gelse de, Öztrak’ın söyleminde zerre kadar değişikliğe neden olmamıştı. Kılıçdaroğlu orada tekmelenip tokatlansa, mutlak bir ölümden zor kurtulsa da İBB seçimleriyle ilgili her kamera karşısına geçtiğinde mızıkçılık yapmakla başlıyor, mızıkçılık yapmakla bitiriyordu partisi adına yaptığı açıklamalarını. Halen daha da söyleminde en ufak bir değişiklik yapmamıştır, sanki keyifle yapıyor bunları. Faik Öztrak bütün bunları çocukça bir oyun mu sanıyor yoksa?.. CHP içinde bu konunun farkına varıp da Öztrak’a olumlu anlamda müdahale edecek hiç kimse yok mu?.. İnanmıyorum...
Bir parti sözcüsü olması, açıklamalarını beraber kaleme alan danışmanlarının olması, milletvekillerinden oluşan yakın mesai arkadaşları düşünüldüğünde bu acemiliği Öztrak’ın kişisel tercihiymiş gibi görmek de doğru olmaz. Doğrusunu isterseniz iktidarı elbirliğiyle masumlaştırdıklarını da düşünmek istemiyorum. Gel de çık bu işin içinden...
*Geçtiğimiz hafta Halfeti’de yapılan işkenceler mızıkçılıkla açıklanabilir mi? Yoksa doğuda başka iktidar batıda başka iktidar mı var, ya da siz öyle mi görüyorsunuz.
*İstanbul il başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında sosyal medya paylaşımları nedeniyle başlatılan soruşturmayı mızıkçılıkla mı açıklayacağız?
*Ekrem İmamoğlu’na yapılan montaj videolar ve ‘esnafı tokatladı’ yalanını mızıkçılık yapmakla açıklamak mümkün mü?
*Bunca yolsuzluk, yoksulluk, taciz-tecavüz, kadın cinayetleri, ölümüne kaçanlar, içeri atılan politikacılar, gazeteciler, yazarlar ve akademisyenlerin olduğu bir ülkede iktidarın yaptıklarını çocukça bir oyunmuş gibi mızıkçılık yapıyorlar diye açıklayabilir miyiz?
Ortadoğu batağına saplanmış, Kürt kentlerinde taş üstünde taş bırakmamış, ekonomiyi dibe çöktürmüş bir iktidara sağcısından solcusuna herkes faşist derken ana muhalefet partisinin sözcüsü olarak ‘mızıkçılık yapıyorlar’ gibi masumlaştırıcı bir ifade kullanmanızın kimseye fayda sağlamayacağı ortadadır. Elbette ki küfredin demiyorum ama yaptıkları ve yaşattıkları üzerinden doğru bir dil kullanarak muhalefet edin. Anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna az.