Deniz Derinsu
Sıkıcı futbolun güleni Fenerbahçe
Gün Fenerbahçe’nin Yüksek Divan Kurulu toplantısı ile başladı. Ve elbette başkan Ali Koç’un sondaki sözleri gündeme oturdu.
Belki de en çarpıcısı başkanın bir kesime ‘Bulun aday hodri meydan. Hemen seçime gidelim’ sözleri oldu.
Başkan Ali Koç her zamanki gibi konuşmasına uzun uzun hazırlanmış. Çarpıcı tespitler ortaya koydu, şöyle bir inceleyince haklılık payının da yüksek olduğunu görülebilir. Şampiyonluk yarışındaki rakipleri Galatasaray’ın bir çok hamlesini çeşitli saptamalarla tartışmaya açtı. Maçlardaki hakem hataları kendini nasıl etkilediğini dile getirirken ortaya koyduğu görüntülere itiraz etmek pek de kolay değil.
Türk futbolunda büyük sorunlar olduğu herkesin ortak fikri. Sorunlar konuşularak aşılır. Ali başkan uzun süredir futbolun tüm birimlerine ‘Gelin yüzyüze konuşalım, herkes neyin ne olduğunu bizim konuşmalarımızdan sonra yorumlasın’ çağrısı yapıyor ki bu çok medenice, ama kimseden buna bir yaklaşım gelmiyor.
Başkan Koç’un şimdilik üstü kapalı geçtiği ‘Florya’ meselesi de önümüzdeki süreçte çok gündeme gelecek gibi. Ortaya koyacağı veriler ne olur bilinmez ama şimdiden dikkatle dinleyen herkesin merakla beklediği bir konu oldu bile.
Genel anlamda başkan Ali koç haklı diyebiliriz. Bir de ifadesi var: ‘Gerçekler detaylarda gizlidir’. Bu da doğru. Ancak başkanın bir konuda eleştiriyi kabul etmesi lazım ki bu Fenerbahçe'nin uzun yıllardır bir transfer sorunu var. Takımın lider vasıflı yıldızı yok ve başkan Ali Koç böyle bir ismi bir türlü takıma katamadı. Bu detay ise sahadaki futbolu yapılan yanlışlıklar kadar etkiliyor. Evet hakem hataları çok, Fenerbahçe’nin çok canı yanıyor ama bazı durumlarda takımı ayakta tutacak vasıfta bir lider-yıldız eksikliği büyük sıkıntı! İstanbulspor maçında Fenerbahçe’nin malum golünün neden verilmediğini çok kişi anlayamadı. Ama 2-0 öndeyken, hatta 3-2 öne geçmişken maçı koparacak bir oyuncunun olmaması büyük eksiklik. Geçmişteki yıldızlardan biri olsaydı, İstanbulspor o puanı biraz zor alırdı. Başkan Ali Koç dışarıya verdiği özverili mücadelenin yanına artık transfer başarısı da eklemeli! Sonuçta iyi bir takım hakemlerle beraber herkesi yenebilir. Ama Fenerbahçe o kalitede bir takım mı, o çok tartışılır.
KÖTÜ OYUN, FARKLI GALİBİYET
İlk yarı bittiğinde ‘Ben ne izledim’ diye düşünenlerdenim. Fenerbahçe 45 dakikayı 3-0 önde kapatmıştı ama futbol olarak sezonun en kötü maçlarından biriydi. Valencia’nın üzücü sakatlığının yanı sıra anlamsız paslar, tuhaf ataklar derken keyifsiz ve tuhaf bir maç izleniyordu. İrfancan’ın kırmızı kartı sonrası Sarı Lacivertlilerin bir süre kaptansız oynamaları gibi garip görüntüler arka arkaya geliyordu…
Devre 3-0 bitince kalan bölüm Fenerbahçe için rahat gözükse de son dönemde yaşanan talihsizlikler akıllarda soru işareti olarak duruyordu. Hele de 3-1 olunca eminim ki çok Fenerbahçeli bazı düşüncelere kapılmıştır. Ama Sivasspor’un kötü futbolu oyuna tutunmalarını da engelledi…
Sonuçta futbol adına kötü gecenin haklı galibi Fenerbahçe oldu ve yarışa tutunmayı sürdürdü…
Tam kendini bulmaya başladı derken İrfan Can’ın kırmızı kartı… Mert Hakan’ın sarı kart görmeyi bir kez daha başarması… Jesus’un yine Arda’yı çıkarması… Samet’in garip hataları… Ve 2 gole imzanın Ferdi’ye yakışması… Fenerbahçe’den akıllarda kalanlar oldu…
Deniz Derinsu: 1968 İstanbul doğumlu. Saint Joseph Fransız Lisesi ve Eskişehir Anadolu Üniversitesi İngilizce Basın Yayıncılık bölümü mezunu. Cumhuriyet ve Sabah gazetelerinde uzun yıllar spor muhabirliği ve yazarlığı yaptı. 2011 yılından beri çeşitli internet siteleri, TV programları ve dergilerde spor yazarlığını sürdürüyor. Evli, 1 kız çocuk babası.