2022 Dünya Kupası hakkını yitirdikten hemen sonra Türk milli takımı İtalya ile bir hazırlık maçına çıktı… Anlamını, hedefini çözmek zor…
Tamam hazırlık maçı ama bir organizasyon şansı daha yeni yitirilmişken ve bir çalışma süreci yaşanmamışken bu karşılaşmaya anlam vermek zor!
Türkiye’de futbolun sıcak gündemi bitmez…
Trabzonspor yıllar sonra şampiyonluğa koşarken bu ‘yıllar sonra’ cümlesinin sürekli bir yerlere taşınma dürtüsü bitmiyor… Futbolun genel çoğunluğu ve TFF listesine göre Trabzonspor 1983-84’ten sonra ilk kez şampiyonluğa ulaşacak. Ama Trabzonlulara göre 2010-11 sezonundan sonra bir kez daha Bordo Mavililer şampiyon olacak!
Beşiktaş yeni teknik direktörüne kavuştu…
Galatasaray olaylı bir ibra sonrası kongre sürecine girdi…
Fenerbahçe adeta bir başkanlık seçimi heyecanında Divan Kurulu başkanlık seçimini bekliyor…
Hakemlerin itirazı kabul edildi, göreve geri iade edildiler… Şimdi maç verilecek mi sorusu var…
Düşme potasında can çekişme devam ediyor…
Ve diğerleri…
Gündem bu kadar yoğunken araya İtalya maçı sıkıştı…
Maç Konya’da oynandı. Daha maçın başında İtalya ulusal marşının ıslıklanması, mimli Konya seyircisinin hatıra defterine yeni bir sayfa olarak eklendi…
Teknik direktör Kuntz, doğal olarak farklı isimlerle İtalya karşısına çıktı. Erken de bir gol geldi Cengiz’le… Ama sonrasında etkisiz bir futbol başladı… İtalya da kendini sıkmadan karşılaşmayı 3-1’e taşıdı. Seri değişikliklerle maçın da genel motivasyonu düştü ama Türkiye son anlara Serdar’la bir gol daha sıkıştırınca 90 dakika İtalya’nın 3-2 üstünlüğü ile sona erdi.
Bu maçtan Kuntz ve ekibi elbette çıkarımlarda bulunmuştur… Ülke futbol düzeyinin çıkarımı, yediği hatalı golden sonra Altay - Uğurcan kıyası olur! Bu tür kör tartışmaların kime ne kazandırdığı yıllarca tartışıldı ve kimseye birşey kazandırmadığı hep görüldü ama Türkiye’nin kötü kaderi bu düzeyde seyrediyor…
Önemli olan teknik heyetin yeni planlaması olacak, yeni hedefler için… Uzunca da bir çalışma dönemi var… Özellikle 3’lü savunma ile devam edilecek bu tür denemelerin önemi oldukça fazla!
Bu dönem ve denemelerden sonra yine klasik isimlerle yola çıkılacaksa, gelecek de bugünden pek farklı olmaz…
Bir takım Türk futboluna ivme kazandırmadan kuşkusuz düzey hep diplerde olacak, Avrupa’daki takım sayısı düştükçe düşecek…
Ayağa kalkış işareti milli takımdan gelecekse, bu maçlardan çıkarımları Kuntz ve ekibi çok iyi değerlendirmeli…
