Fenerbahçe’de maçın belki de önüne geçen konu teknik direktörün kim olacağıydı…
Son döneminde gün saydığı her şekilde belli olan Vitor Pereira ile yollarını ayıran Fenerbahçe’de büyük hayal, kuşkusuz Joachim Löw… Eski dosttan olumlu sinyaller gelmese de bu isim gönüllerde ağır basıyor. Daum, İsmail Kartal, Seedorf, Kenan Koçak konuşulan isimler… Kuşkusuz gün geçtikçe bu liste daha da uzayacak. Hele de Başkan Ali Koç sessiz kaldıkça…
Sezon başı da böyleydi. Derken bir anda kimsenin adını anmadığı Vitor Pereira bir anda takımın başına gelmişti. Yine böyle bir isin pat diye çıkarsa, herhalde kimse şaşırmaz…
Volkan Demirel de adaylardan biri olarak konuşulacak bir isimdi ama günün rakibi Karagümrük yolunu tuttu ve lig sınavında hayatında ilk kez Fenerbahçe’ye rakip oldu… Bir anlamda futbolun cilvesi… Ve de ilk sınavında eski kulübüne ağır yara verdi!
Kim gelirse gelsin… Bu ekonomik şartlarda… Kulüplerin gelirlerinin giderlerini karşılamadığı bu dönemde Fenerbahçe de ekonomik bir seçim yapmak zorunda. Gelecek hocanın geniş bir transfer talebini tüm kulüpler gibi Fenerbahçe de karşılayamaz. Bu konuda oldukça hassas davranan Ali Koç’un da son derece hassas davranacağını düşünmekte ve beklentileri bu doğrultuda sürdürmekte fayda var kanısındayım…
Hesaplar bir anda kenara kondu ve gözler Karagümrük maçına çevrildi…
Görevi üstlenen Zeki Göle’nin onbir kadar düzeni de merak ediliyordu… Sahaya çıkan kadronun çoğunluğunu Pereira döneminin küskünleri oluşturuyordu. Mesut’la beraber İrfancan, Mert Hakan, Sosa ve Pelkas birarada onbirde buluşmuşlardı… Ve savunma 4’lüydü…
İstanbul’un soğuk akşamında futbol oynanacak en zor statın, Olimpiyat Stadı’nın evsahipliği yapması, bilenlerin bileceği üzere sahadaki futbolcuları da zorlayınca maç temposu düşük başladı. Ancak Fenerbahçe’den ‘Biz aslında iyi takımız, hata hocadaydı’ mesajı bekleniyordu. Onca yoklamaya karşın gol Karagümrük’te geldi.
4’lü savunmaya dönen Fenerbahçe yine bir ara top hatasına imza atmıştı.
38’de şans Fenerbahçe lehine döndü. Bir penaltı, bir kırmızı kart derken Caner’in ezeli siniri de ortaya çıkınca Karagümrük 9 kişiye mahkûm oldu. Skor da 1-1’e gelmişti…
Ama Fenerbahçe bu şansı da tepmeyi başardı. Tek kale oynadığı maçta 53 dakika 9 kişilik rakibine gol atamamayı başardı!
Vahim olan bu tablonun gösterdiği, Sarı Lacivertlilerde tek sorunun Pereira olmadığı. Gazı kaçmış, istemedikleri hocadan ayrılmalarına karşın kendini gösterme gücünde olmayan bir takım söz konusu. Ve hocayı göndermesinin ardından takımı havaya sokamayan bir yönetim…
‘Yönetim istifa, Ali Koç istifa’ seslerinin ardından gidilen teknik adam değişikliği de çözüm olacak gözükmüyor…
Bu durumda da ‘Balık baştan kokuyor’ diyenler haklı gözüküyor…
Bir Volkan olamadı Fenerbahçe…
