Zangezur: Doğu Ermenistan'ı Batı Ermenistan'a bağlayan yol

Siyasal veya askeri ilişkilerden uzak bir Zangezur koridoru Syunik'i, Nahçıvan'a ve Türkiye'ye bağlayabilir. Bu ilişkiden en çok faydalanacak yer Türkiye'nin doğusudur. Bu durum Ermeni halkının birleşimi için de tarihsel bir avantaja dönüşebilir.

Karabağ'ın etnik temizliğinden sonra Ermenistan'daki kaos devam ederken hükümet, ilginç bir sükunetle süreci ilerletiyor.

Ermenistan Meclis Başkanı Alen Simonyan, geçtiğimiz günlerde verdiği bir röportajda çok sakin ve rahat biçimde Azerbaycan ile barış anlaşması imzalanmasına çok yakın olduklarını söyledi.

Bunun olmasını içtenlikle istediklerini ve beklediklerini de belirtti.

Devlet kanalı da olsa sunucu soruları ile Simonyan'ı bayağı sıkıştırdı ancak Alen Simonyan, sakin tavrı ile beni bile şaşırttı açıkçası.

Alen Simonyan, Zangezur Koridoru için gelen soruya , "Onlar Zangezur desin ne olur? Yol bize de lazım. Demiryolu Ermenistan'a da gerekli" cevabını verdi.

Bu cevap üzerine bir süre düşünmek gerek.

2,5 MİLYONLUK ÜLKEYE 100 BİN GÖÇMEN

Uzun bir süredir Ermenistan'ın güney eyaleti Syunik ile ilgili dedikodular yayılıyor. Son dönemde belki de en popüler Ermeni kentlerinden biri oldu Syunik. Şimdilerde Karabağ'dan gelen 100 binin üzerindeki mülteciye de ev olacak büyük bir ihtimalle.

Bu gelişme bölgenin siyasi ve ekonomik dengelerini de değiştirecek.

Ermenistan zaten kağıt üzerinde 2,5 milyonluk bir ülke. Bu ülkeye gelen 100 bin Karabağlı Ermeni büyük bir siyasi güç oluşturmaya yeter. Bu yüzden de bölgede, göç sonrası gerçekleşecek ilk seçimlerde nasıl bir strateji izleneceği de çok konuşuluyor. Azerbaycan ve Nahçıvan ile sınır olacağından ve bölgenin ekonomik rota üzerinde bulunması nedeniyle Syunik, Ermenistan'ın geleceğinde daha da önemli bir yere oturacak. Bu yüzden bölgede siyasi oyunlar da büyük. İnsanlar göç sorununu çözmeye çalışırken yıllarca Ermenistan'ı Rusya'nın yolsuzluk düzenine alet edenler tekrar bölgeden rant alma çabasındalar.

İç politikada bunlar olurken meclis başkanının, Zangezur koridoru için, "o yol bize de lazım" sözleri yukarıda ifade ettiğim gibi üzerinde durulması gereken bir açıklama.

Bir süre önce İran ile Azerbaycan bir yol yapım projesine başlamışlardı. 12 Mart 2022 tarihinde Bakü'de, Azerbaycan ile İran arasında Ekonomik, Ticaret ve İnsani İşler Devlet Komisyonu'nun 15. Toplantısı yapılmıştı. Azerbaycan Başbakan Yardımcısı Şahin Mustafayev ile İran Yol ve Şehircilik Bakanı Rüstem Kasımi'nin eş başkanları, "Zangezur ile Nahçıvan arasındaki" yeni yolun yapımı için bir antlaşmaya imza attı.

Azerbaycan Başbakan Yardımcısı Mustafayev, basın mensuplarına yaptığı açıklamada yolun 55 kilometre olacağını bildirdi. Mustafayev, yol üzerinde biri İran diğeri de Azerbaycan'ın finanse edeceği 2 köprünün yapılacağını da belirtti. İran, Zangezur projesine karşı olduğunu birçok kez belirtmiş olsa da aslında bu anlaşmayla tam da sınırdan geçecek bir rotaya onay vermiş oldu.

Peki ya her şey Alen Simonyan'ın dediği gibi ise.

Azerbaycan'dan çıkıp Ermenistan gümrük kontrolünden geçecek bir uluslararası otobandan bahsediyoruz. Yani adı Zangezur Otobanı olan bir yol. Bu yolun kontrolünün artık Rusya'da veya Batı'da olmasına gerek yok. Karabağ kaybedildiğine göre. Laçin koridoru ile pazarlık edilecek başka bir koridora ihtiyaç kalmamıştır.

Hoş daha önce de Ağdam ile Laçin pazarlık edilmiş ancak Azerbaycan bu karşılaştırmayı kabul etmemiş ve askeri güç kullanarak Karabağ'a saldırmıştı.

Barış anlaşması imzalanırsa eğer. Bu topraklarda herhangi bir Rus gücü bulunmasına gerek kalmayacak. Dolayısı ile Zangezur projesi sadece ekonomik ve enerji yollarının açılması olarak da görülebilir. İşte bu yüzden belki de bu projeyi başka bir Zangezur olarak görebiliriz. Yukarıda belirttiğim nedenlerden dolayı İran ve Azerbaycan'ın parasını ödeyeceği bir demiryolları ve otoban projesi olabilir mesela.

Bir de şöyle düşünelim isterseniz. Siyasal veya askeri ilişkilerden uzak bir Zangezur koridoru projesi aynı zamanda Syunik'i, Nahçıvan'a ve Türkiye'ye bağlayan bir proje olacaktır.

Türkiye tarafından bakacak olursak bu ilişkiden en çok faydalanacak olan ülkenin doğusu olacaktır. Bu bölgede son 30 yılda Demokratik Kürt Hareketi ile birlikte kimliksel uyanışların olduğunu da göz önünde bulundurursak, bu durum Ermeni halkının birleşimi için tarihsel bir avantaja dönüşebilir.

Türkiye ve Azerbaycan bunu düşünüyor mu bilmiyorum ama bu haliyle Ermenistan, içine düştüğü koca umutsuzluktan umuda açılan bir kapı bulabilir.


Aris Nalcı: 1998'de Agos'ta, Hrant Dink ve arkadaşlarıyla çalışmaya başladı. Haber müdürlüğü, editörlük ve yazı işleri müdürlüğü yaptı. İMC televizyonunda programlar sundu ve bir süre haber müdürlüğü görevini üstlendi. Aynı dönemde Türkiye'de azınlıklarla ilgili ilk program olan Gamurç - Köprü'nün editörlüğünü ve sunuculuğunu yaptı. Programa halen ARTI TV'de devam ediyor. Birçok sivil toplum örgütünde azınlık hakları ile ilgili çalışmalar yaptı, sergi ve raporlar hazırladı. 1965 kitabının editörlerinden biridir, Evrensel ve Kor yayınlarından çıkan Paramazlar adlı kitabın ise çevirmenidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Aris Nalcı Arşivi