Ahmak futbolcular!..

Elbette böylesine ölümcül bir salgını hesaba katmamıştınız, katmamıştık, katmamışlardı…

Siz, futbolcular; ‘örgütlenmeye’ başlamanız için yaşamakta olduğumuz pandemi ortamı kusursuz bir fırsat farkında mısınız? Kuşku yok ki sessizliğiniz ve ürkekliğinizin ardında, Metin Kurt’un başlattığı ilk ‘sendikalaşma’ hareketi sonrası oyundan ‘aforoz’ edilmesi mevcut! Futbolcu milyon dolarlar kazansa da, belirli kesim lüks yaşam içinde şımarsa da sonuç itibariyle; futbolcu işçidir, emekçidir, üretendir. Sevmez yönetenler, yöneticiler işçi sınıfının örgütlenmesini. Zira ‘sendikal hak’ mücadelesi birlik ve beraberliği sağlar, bireyleri düşünmeye, doğruyu bulmaya sevek eder. Sonrasında da dikiliverirler karşılarına futbolcu emekçileri, sosyal ve de doğal hakları için!..

Dünyanın dört bir yanında bireyler evlerinden çıkmamaları, sosyal mesafe kuralına uymaları konusunda uyarılırken sizden istenen sahada kan-ter içinde koşturmanız, kaçınılmaz olarak da rakibinizle yakın temasta bulunmanız. Çoğunuz son derece haklı olarak ürküyor ve istemiyorsunuz bunu ancak hanginiz açık ve net şekilde gerçeği dile getirebiliyorsunuz? 11 elemanının  testi pozotif çıkan Erzurumspor’da 4 futbolcu bu konuda sosyal medya üzerinden serzenişte bulundu, bunun dışında sesi çıkan oldu mu? Sizler için ‘virüssüz yaşamla – Covid 19’ arasındaki ince çizgiyi Türkiye Futbol Federasyonu, Bilim Kurulu, yayıncı kuruluş ve müşterek bahis şirketi belirlemeye hazırlanıyor. Özne sizsiniz ama ne yazık ki esameniz okunmuyor! Başkanlığını Hakan Ünsal’ın yaptığı, ‘Türkiye Profesyonel Futbolcular Derneği’ adı altında bir yapılanma var elbette ancak bu oluşum, federasyonun bilim kurulu ve diğer yetkililerle yaptığı telekonferanslara davet ediliyor mu? Tabii ki hayır… Yeşil zemin dışında birlik ve beraberliği sağladığınız tek ortam, alacaklarınız geciktiğinde ortak dille futbol federasyonuna yolladığınız dilekçeler!

 ‘Futbolun beşiği’ olarak tanımlanan İngiltere’de Profesyonel Futbolcular Birliği’nin başkanı Gordon Taylor çıkıp diyor ki, "Ligler yeniden başlayacaksa, tüm oyuncuları tatmin edecek bir çözüm yolu bulunmalı. Oyuncular ikna edilmeden ligi başlatamazsınız." Ne kadar net  değil mi? Peki, orada ‘ahmak’ yok mu? Hiç olmaz olur mu! Sezonun devam etmesi durumunda ikili mücadelelerde farklı yönlere bakmaları konusunda futbolculara telkinde bulunma kararı alan Premier Lig yönetimi önde gideni!

Dönelim buraya… Futbol federasyonu başkanı, işinsanı Nihat Özdemir ise "Türkiye'de çok iyi gidiyor. Dünyada bu işi en iyi başaran ülke Türkiye. 12 Haziran için daha önümüzde 1 ay var. Her şey iyi giderse belki Temmuz ayındaki maçları seyircili de oynayabiliriz. Başlamak istiyoruz, biz duramayız" açıklamasını yapıyor. Sizler için yaşamsal kararı sizler dışındakiler veriyor. ‘Ahmaklığınız’ da burdan kaynaklanıyor. İçinizden neler dediğiniz malum ama önemli olan bunu dile getirebilmek ürkmeden, çekinmeden, tüm açıklığıyla… Elbette ki birey olarak ön plana çıkarsanız ‘tu kaka’ ilan edilir üstüne üstlük kötü bir şeymiş gibi ‘komünist’ damgası bile yiyebilirsiniz ya tüm futbolcular birlik, beraberlik içinde oynamak istemediğinizi dile getirirseniz, kim size ne yaptırım uygulayabilir?

Siz, Bundesliga’nın başladığına bakmayın orası insan sağlığının ve yaşamanın ön planda tutulduğu Almanya, burası ise Türkiye! Geleceğinizi başkalarının eline bırakırsanız bu kez de ‘ahmak’ yaftası yersiniz…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi