Telesur muhabiri Brian Mier anlattı: Bolsonaro taraftarlarının darbe girişimi başarısız oldu

Telesur muhabiri Brian Mier anlattı: Bolsonaro taraftarlarının darbe girişimi başarısız oldu
Brezilya'da solcu Lula'nın kazandığı seçimlerin ardından gözler, daha önce "Beni sadece Tanrı görevden alabilir" diyen aşırı sağcı lider Jair Bolsonaro'nun üzerindeydi. Peki seçimden sonra yaşananlar ne anlama geliyor? Telesur muhabiri Brian Mier anlattı.

Artı Gerçek - Brezilya'da İşçi Partisi lideri Lula da Silva'nın yeniden devlet başkanı seçilmesinin ardından, seçimi kaybeden aşırı sağcı lider Jair Bolsonaro da 44 saat sonra kamuoyu önüne çıktı. Bolsonaro yenilgiyi açıkça kabul etmese de koltuğunu devretmeye yeşil ışık yaktı ve yolları kamyonlarla kapatan destekçilerine geri çekilme çağrısında bulundu.

Peki Brezilya halkı Lula’nın seçim zaferini nasıl karşıladı? Solcu lideri Kongre'de nasıl bir süreç bekliyor? Yolları kesen kamyoncular kim, bir darbe girişimi mi oldu? Brezilya’daki seçimler, Latin Amerika’da yeni bir sol yükselişi ve pembe dalgayı başlatabilir mi?

Bu soruları Telesur İngilizce muhabir ve editörü, gazeteci Brian Mier ile konuştuk.

Öncelikle Lula’nın seçim zaferi Brezilya halkı tarafından nasıl karşılandı?

Brezilya bu seçim sürecinde görüldüğü gibi kutuplaştı. Ancak ben Refice’de Brezilya’nın kuzeydoğu bölgesinde yaşıyorum. Burada halkın yüzde 70’ten fazlası Lula’ya oy verdi, ülkenin büyük bir kısmında olduğu gibi burada da yüzbinlerce kişi sokaklara inerek sonuçları kutladı. Seçim döneminde ve seçimde San Paulo’da bulunuyordum, orada da yaklaşık 200 bin kişi sokaklarda bu zaferi kutladı. Bu kadar insanın sokaklarda toplanmasını sağlamak bence kendi başına çok önemli.

'BAZI YERLERDE POLİS SEÇMENLERE ENGEL OLMAYA ÇALIŞTI

İkinci tur sonuçlarına bakacak olursak ilk turda Lula ile Bolsonaro arasındaki oy farkı daha fazlaydı. İkinci turda bunun iki milyona kadar indiği görülüyor. Nasıl oldu bu?

Yakın olacağını biliyorduk ama bu kadar değil. Ancak şöyle bir durumun sonuçlara etki ettiğini düşünüyorum. Özellikle kuzey bölgelerde yoğunluklu olmak üzere yaklaşık 500 noktada, ki burası sola en fazla desteğin çıktığı bölge, Bolsonaro’nun otoyolda görev yapan devriye polisleri yolları kapattılar ve seçmenleri taşıyan otobüslerin oy verme noktalarına ulaşmasını geciktirdiler. Yüksek Seçim Kurulu, polislerin derhal durmasını ve çekilmesini istedi. Bunun ardından yolları açtılar, ancak yollar sandıkların kapanmasına 1-2 saat kala açıldı. Ülke genelinde Bolsonaro destekçisi polislerin seçmenleri oy vermekten alıkoymaya dair pratikler ortaya koyduğuna şahit olduk. Bunun aradaki farka etki ettiğini düşünüyorum.

'BOLSONARO’NUN AİLESİ VE YAKIN ÇEVRESİ BÖLÜNME YAŞIYOR'

Kutlamaların hâkim olduğu Lula cephesinden rakibi Bolsonaro tarafına dönersek, onun seçmen ve taraftarları sonuçları nasıl karşıladı?

Burada gördüğümüz bölünme oldu. Sadece kitlesi değil, kendi ailesi içinde de bölünme yaşanıyor. Örneğin Bolsonaro’nun bir oğlu, Flávio Bolsonaro, seçim sonuçlarını tanıyacaklarını söyledi. Benzer biçimde Bolsonaro’nun Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Hamilton Mourão da dahil olmak üzere üst yönetimden bazı isimler sonuçları tanıdıklarını, seçimlerin adil olarak yapıldığını duyurdu. Bolsonaro’nun eski kabinesinde yer alan ve senatör olarak seçilen Damares Alves seçim adildi dedi.

Öte yandan Bolsonaro’nun diğer oğlu, Eduardo Bolsonaro, insanları sonuçları protesto etmek için sokağa çağırdı ve bazı komplo teorileri ortaya atıyor.

'BİR DARBE GİRİŞİMİ YAPILDI ANCAK AMACINA ULAŞAMADI'

Nasıl bir komplo teorisi kullanıyorlar peki, ne diyorlar yani?

Doğrusunu söylemek gerekirse burada 2020’deki ABD seçimlerini kaybeden Donald Trump’ın kullandığına benzer bir taktik kullanıyorlar. Yani seçim çalınmış gibi davranıyorlar. Bolsonaro’nun büyük destekçilerinden biri olan kongre üyesi Carla Zambelli sosyal medya hesabından yayınladığı ve 1,7 milyon kişi tarafından izlenen bir videoda yalan beyanda bulunarak, halkı yanıltarak, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Brezilya halkından Lula’yı tutuklamasını beklediğini söyledi.

Bolsonaro’ya destek veren bazı milyonerler kamyon kiralama şirketleri aracılığıyla sürücü ve kamyonlar kiralayarak ana yolları trafiğe kapattı. Yüksek Mahkeme bu tarz eylemlerde bulunanlar için ciddi cezalar kesen bir karar yayınladı. Bunun üzerine yollar yeniden açıldı. Bazı işverenler fabrikadaki işçileri protestoya zorladı ve sanki işçiler Lula’yı protesto ediyormuş gibi medyaya servis etti. Görünen bir darbe girişiminde bulundular ancak amaçlarına ulaşamadılar.

Lula, Bolsonaro’yu seçimde yendi ancak Kongre'de durum sanıyorum biraz farklı. Bolsonaro yanlıları burada güçlü, İşçi Partisi göreli olarak daha geriden geliyor. Bu durum, Lula’nın seçimde ifade ettiği vaat ve planlarını hayata geçirmesine engel olur mu?

Evet, bu akla takılan bir soru. Ancak şöyle bir durum var: Her ne kadar Bolsonaro’ya yakın isimler bu iki kanatta yer alıyor olsa da çoğunluk onlarda değil. Ortada her iki kanattan da olmayan bağımsızlar var. Bağımsızlar genelde güç dengelerini gözetiyor. Bu nedenle Lula’ya ciddi düzeyde bariyer örebileceklerini düşünmüyorum.

'LATİN AMERİKA’DA YENİ BİR PEMBE DALGA BAŞLAYABİLİR'

Son olarak Lula’nın seçilmesinin Latin Amerika’nın bütünleşmesine etkisini ne olur? 2000’lerde Venezuela, Brezilya, Bolivya, Uruguay, Şili ve ardından Meksika’ya kadar uzanan sol iktidarlarla kıtanın bütünleşme çabasını temel alan pembe dalganın yeniden zemin bulmasına kapı aralar mı?

Bu konuda bence çok umutlu olabiliriz. İlk olarak Brezilya neredeyse kıtanın yarısına tekabül neden bir nüfusa sahip. Aynı zamanda Latin Amerika’nın en önemli ekonomik gücü. Ekonomik olarak da kıtanın neredeyse yarısına denk gelen bir gücü var. İkincisi pembe dalganın yükselişi döneminde Kolombiya hep ayrıksı kaldı, bir anlamda Latin Amerika’nın İsrail’iydi. ABD’nin askeri üslerine ev sahipliği yapıyordu. Şimdiyse önemli bir fark var, halihazırda Kolombiya’da da bir sol hükümet iktidarda. Bu daha önce böyle değildi, bu açıdan da çok önemli. Dolayısıyla evet, bu yeni bir pembe dalgaya kapı aralayacak bir zemine sahip, hem de daha güçlü olarak.

Öne Çıkanlar