Olan Gomis'e oldu...
Ali Sami Yen'e maçtan yarım saat önce gittim. Basın tribününün lobisinde muhabirler sohbette. 'Gomis de kadroda' dediler.
Fesüphanallaaah...
Adamlar ciddi. Kıkırdaşma, sırıtma falan yok.
Acaba geçen yılın gol kralını Araplardan kiraladılar da ben mi duymadım?
Sormayı da kendime yediremiyorum.
Ya "Günaydııın, Üsküdar'da sabah oldu hemşo" derlerse...
Biraz sonra görevli, kadroların yazılı olduğu kağıtları dağıttı.
Aaa, gerçekten Gomis. Ama Hatayspor'da...
***
Galatasaray Başkanı Nizipli Mustafa Bey'in, yeni transferlerden 27 sırt numaralı Luyindama için, "Bizim memleketin plakasını taşıyor" içerikli fevkalbeşer demeciyle ilgili muhabbetimizi hatırlayacaksınız.
"Dilerim güneyin adamları gibi hırslıdır" diye devam etmişti başkan.
Adaşımı sık sık yerden yere vururum ama hakkını da verelim yani.
Adam basın toplantılarında ayeti kerimeleri boşuna okumaz, "Hayber Kalesi Cengi", "Hücum-u Leşker-i Küffar ber Hisarı Kanije" gibi gülsuyu kokulu kitaplardan meselleri boşuna vermezmiş meğer.
Dileği fazlasıyla gerçekleşti.
27 numaralı çikolata çocuk Aslantepe'deki ilk maçında ilk golü(nü) attığı gibi, süper ligin sapır sapır dökülen takımlarına taş çıkartacak kalitedeki Hataylılarla da canla başla mücadele etti.
Ve bence Linnes'le birlikte sahanın yıldızıydı.
***
Babası Talat Terim'i kaybeden Fatih, Adana'ya gitmişti. Acaba kaleci Ömer'in kırmızı kart görmesi sonucu 58 dakika on kişi oynayan konuk takıma karşı Galatasaray'ın farkı açamamasının nedeni bu olabilir miydi?
Sanmıyorum.
Bomba gibi takımın etkisini kaybetme nedeni, Belhanda'nın oyuna girmesiydi.
Çocuğu ilk transfer döneminde Araplara satmak üzere anlaşma yapmışsan; o da gün 24 saat, "Acaba bu petrodolarcıklarımla Kaliforniya'da okyanusa nazır villa mı alsaaam, yoksa Venedik'te gondol filosu mu kursam" diye kukumav gibi düşüncelere dalarsa; nasıl oynayacak futbolu?..
***
Gerçi oyuna son dakikalarda giren Feguli ikinci golü attı ama, .aşakşehir'i dört golle kupa dışına postalayan Asi Nehri'nin delikanlılarından yarı final vizesi almak her babayiğidin harcı değil...
Huzurlarınızdan hürmetle ayrılmadan önce, hakem Öğretmenoğlu'nun bir uygulamasına da inceden temas edeyim:
Bir atakta futbolcu, kalecinin üzerine geldiğini görünce, topu onun üzerinden aşırtarak gol yapmayı hedeflerse...
Kaleci de can havliyle sıçrayıp topu iki eliyle keserse...
Olay yeri ceza alanı dışıysa...
Savunma oyuncularının, kaleye doğru gideceği anlaşılan topu kesme ihtimali yoksa...
Neden sarı kart gösterirsin be kardeşim?
Sonra da o teneke alete bakıp kartı kırmızıya çevirirsin?..
Ömer'in atılması üzerine kaleye Akın geçsin diye Gomis'in feda edilmesine de üzüldüm doğrusu.
Sahalarda ender rastlanan efendilikte bir sporcu çünkü...