Sol partilerimiz olası "erken seçim"e hazır mı?

2018 seçimlerine sol parti olarak sadece HDP katılmış ve oyların yüzde 11,70'ini alarak 67 milletvekili çıkartmışken, 2023'te Yeşil Sol Parti oyların ancak yüzde 8,82'ini alarak 61 milletvekili çıkartabilmişti.

Tam 18 yıl önce, 2007'nin Ocak ayında, sevgili dostumuz Hrant Dink'in alçakça katledilmesinin acıları içindeydik... Daha birkaç ay önce Brüksel'de, Avrupa Birliği'nin Türkiye üzerine organize ettiği bir toplantıda ilk kez bir araya gelmiş, o Ermeni, ben Türk, beş yıldır iktidarda bulunan AKP'nin insan hakları ihlallelerini dile getirmiştik...

Vurulmasının ardından, 23 Ocak 2007'de, Ermeni, Asuri ve Kürt örgütleriyle birlikte Brüksel'deki Türkiye Büyükelçiliği'nin önünde büyük bir protesto eylemi yaptıktan sonra Avrupa Birliği kurumlarının bulunduğu Schuman Meydanı'nda bir araya gelerek Türk Devleti'nin soykırımcı uygulamalarına karşı mücadele kararlılığımızı haykırmıştık.

O günlerin karanlığını yırtan bir olayı hiç unutmuyorum... O zamana kadar adı duyulmamış bir yapımcının, Sırrı Süreyya Önder'in o muhteşem filmi: Beynelmilel... Mizahı, eleştiriyi, umudu şiirsel bir şekilde dile getiren bir şaheser...

Kendisini şahsen tanımak fırsatı bulamadığım Sırrı Süreyya Önder'i, tüm kültür ve siyaset dünyasını sarsan endişe verici rahatsızlığı üzerine, Artı Gerçek'teki "Şu Sırrı Süreyya hiç durmuyor!" başlıklı yazısında Ali Duran Topuz çok iyi tanıttı: "Azınlık içinde azınlıktır. Ekonomisi yoksul ilin ve ailenin kültürü zengin devrimci sosyalistidir."

Sırrı Süreyya Önder'in kendisiyle ne yazık ki hiç beraber olamadım, ama babası Ziya Önder'le sosyalist mücadeleye farklı coğrafyalarda, aynı zamanda katılmıştık. 60'lı yılların başlarında ben Türkiye İşçi Partisi'nin İzmir, ardından İstanbul örgütlenmesinde sorumluluk üstlenirken, Ziya Önder de partinin Adıyaman'daki örgütleyicilerindendi ve ilk il başkanıydı.

Daha sekiz yaşındayken babasını kaybeden Sırrı Süreyya Önder siyasal mücadeleye Adıyaman Lisesi'nde öğrenciyken başlamış, 1978'de Maraş Katliamı'nı protesto edenler arasında olduğu için tutuklandığı gibi, 1980 darbesinin ardından 7 yıl hapis yatmıştı.

Beynelmilel filmiyle ünlendikten sonra "O… Çocukları", "Emret Komutanım", "Sis ve Gece", "Ada: Zombilerin Düğünü", "F Tipi Film", "Ejder Kapanı", "Mar", "Düğün Dernek" ve "Yeraltı" filmlerinin yapımında senarist, yönetmen, danışman ve oyuncu olarak yer alan Önder 2011 seçimlerinde parlamentoya girdikten sonra Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve en son DEM Parti milletvekili olarak demokrasi ve barış arama girişimlerinin hep ön safında bulundu.

Önder'in bu çalışmaları yürütürken, siyaset yelpazesinin solunda yer alan diğer partilerle de demokratik ittifaklar oluşturmaya büyük önem verdiğini, onlarla her zaman diyalog ve görüş alış verişi içinde bulunduğunu biliyoruz.

Tüm dostları gibi bizim de dileğimiz henüz 63 yaşında olan Sırrı Süreyya Önder'in bir an önce sağlığına kavuşarak yıllardır sürdürdüğü barış ve demokrasi arama mücadelesindeki yerini yeniden almasıdır.

Tam da Önder'in rahatsızlığının üzüntüsü içindeyken medyaya düşen bir haber, demokrasi, barış ve sosyal adalet mücadelemizin örgütlü gücünü oluşturan sol partiler cephesinde düşündürücü yeni bir gelişme yaşandığını duyurdu.

Sayıları zaten 30'a yaklaşan sol partiler arasında, son seçimlerdeki başarısızlıklardan da ders alınarak, yeni birliktelikler oluşturulması beklenirken, Türkiye İşçi Partisi'nden bir grup ayrılarak Kızıl Parti adı altında yeni bir parti kurmuş bulunuyor.

Anımsanacağı gibi, 2023 genel seçimine ayrı listelerle katılan TİP, TKP, TKH, HKP ve Sol Parti, toplam yüzde 2'yi dahi bulamayan oy oranlarıyla 60'lı yıllarda 1. TİP'in tek başına ulaştığı yüzde 3 oranına bile erişememişlerdi.

Daha da acı olan, TİP'in , seçime Yeşil Sol Parti ile birlikte "Emek ve Özgürlük İttifakı" adına ortak bir listeyle gitmek yerine, son anda 49 il ve 52 seçim çevresinde, yurt dışının ise tamamında tek başına ayrı listelerle oylamaya katılması, bunu da Kürt seçmenlerle sol seçmenlerin tercihleri arasında farklılıklar olduğu iddiasına dayandırması olmuştu.

2018 seçimlerine sol parti olarak sadece HDP katılmış ve oyların yüzde 11,70'ini alarak 67 milletvekili çıkartmışken, 2023'te Yeşil Sol Parti oyların ancak yüzde 8,82'ini alarak 61 milletvekili çıkartabilmişti.

O seçimde, sol partilerin oy sayıları ve oranları şöyle olmuştu:

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi: 4.803.922 (yüzde 8,82)

Türkiye İşçi Partisi: 956.057 (yüzde 1,76)

Sol Parti: 77.992 (yüzde 0,14)

Türkiye Komünist Partisi: 63.809 (yüzde 0,12)

Halkın Kurtuluş Partisi: 31.831 (yüzde 0,06)

Türkiye Komünist Hareketi: 17.476 (yüzde 0,03)

Emek ve Özgürlük İttifakı’na umut bağlayan sol seçmenler o seçimde gerek yurt içinde, gerekse yurt dışında YSP ve TİP arasında tercih yapmak zorunda bırakıldıkları için, bu ayrışma sol seçmenlerin bir kısmını CHP'ye oy vermeye yöneltmişti.

Türkiye solunun geçmişinde de bu tür ayrışmanın başka olumsuz sonuçları yaşanmıştı.

1965 seçiminde Meclis'e 15 milletvekiliyle giren TİP iç çekişmeler nedeniyle 1969 seçiminde hem oy kaybına uğramış, hem de milli bakiye sisteminin kaldırılmış olmasının da etkisiyle milletvekili sayısı 2'ye düşmüştü. Bu düşüşte, hiç kuşku yok ki, kapanan yasama döneminin Meclis çalışmalarında hem entellektüel birikimleriyle, hem de hitabet yetenekleriyle iz bırakan Sadun Aren ve Behice Boran gibi milletvekilleri dahi aday listelerinden dışlanırken örneğin , Sırrı Süreyya Önder'in memleketi Adıyaman'da sırf oy hesabıyla bir toprak ağasının liste başı yapılması da büyük rol oynamıştı.

Sol oyların bölünmesine ilişkin bir başka dramatik örnek ise, 12 Eylül 1980 darbesinden bir yıl önce, 14 Ekim 1979 senato seçimlerinde yaşanmıştı. İstanbul’da seçimlere Türkiye İşçi Partisi ve Türkiye Sosyalist İşçi Partisi adaylarının yanı sıra Türkiye Komünist Partisi ile bir başka sol grupun desteklediği bağımsız adaylar da katılmıştı. Bu dört parçalı katılım nedeniyle sol seçmen ciddi bir kararsızlık yaşamış, TKP’nin desteklediği bağımsız aday Beria Onger 20.215, TİP adayı Behice Boran 12.969, oy alabilmiş, diğer iki adayın oyları ise 5 bin’in de altında kalmıştı.

Bir örnek de Ortanın Solu'ndan:

1994 yerel seçimleri sırasında da üç "orta sol"partiden SHP'nin başında Murat Karayalçın, DSP'nin başında Bülent Ecevit, CHP'nin başında ise Deniz Baykal bulunmaktaydı. İstanbul Büyükşehir belediye başkanlığı seçiminde SHP adayı Zülfü Livaneli yüzde 20,3, DSP adayı Necdet Özkan yüzde 12,38, CHP adayı Ertuğral Günay yüzde 1,4 oy almış, yani üç "orta sol"partinin toplam oyu yüzde 34,08'ü bulmuştu. Ancak "orta sol" oyların bölünmüş olması nedeniyle Refah Partisi adayı Recep Tayyip Erdoğan yüzde 25,19 oyla aradan sıyrılarak İstanbul Büyükşehir belediye başkanı olmuş, böylece 2000'li yıllardaki başbakanlığının ve cumhurbaşkanlığının anahtarı kendisine altın tabakta sunulmuştu.

Üzerinden onyıllar geçtikten sonra günümüz Türkiye'sinde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 3 Ocak 2025 tarihli resmi listesine göre, kuruluş tarihleri itibariyle şu sol partiler yer alıyor:

1993

Türkiye Komünist Partisi

Türkiye Sosyalist İşçi Partisi

1994

Sol Parti

1996

Emek Partisi

1997

Devrimci Sosyalist İşçi Partisi

2004

Emekçi Hareket Partisi

2005

Halkın Kurtuluşu Partisi

2007

Devrimci İşçi Parti

2008

Demokratik Bölgeler Partisi

2010

Ezilenlerin Sosyalist Partisi

2011

Özgürlük ve Sosyalizm Partisi

2012

DEM Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi

2013

Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi

2014

Komünist Parti

2015

Birleşik Devrimci Parti

İşçi Demokrasisi Partisi

Türkiye Komünist Hareketi

2016

Sosyalist Emekçiler Partisi

2017

Türkiye İşçi Partisi

2020

Barış ve Eşitlik Partisi

Toplumsal Özgürlük Partisi

2023

Sosyalist Cumhuriyet Partisi

Yeşil Sol Parti

2024

Birleşik Komünist Parti

Toplumcu Kurtuluş Partisi

2025

Kızıl Parti

Bu yazının görselinde amblemlerini de alfabetik sıraya göre verdiğimiz sol partilerin, "erken seçim" ihtimalinin giderek daha fazla konuşulduğu günümüzde, gerçekçi bir durum değerlendirmesi yaparak önümüzdeki seçime yurttaşların Sol'a güvenini pekiştirecek, demokrasi, barış, sosyal adalet ve halkların kardeşliğini esas alan ittifaklar oluşturma hazırlıklarını yapma zamanı gelmiştir.