Trump'ın başkan koltuğundaki 2 yılı: ABD yeniden harika oldu mu?

Trump'ın başkan koltuğundaki 2 yılı: ABD yeniden harika oldu mu?
Trump'ın iki yıl boyunca 'Amerika'yı yeniden harika kılmak' için yaptıkları mercek altına alındı.

ABD'nin 45. Başkanı Donald Trump, görevinde ikinci yılını doldururken ardında neler bıraktı? Trump'ın göçmenlerle sınavından Avrupa'yla genişlettiği uçuruma, Türkiye'ye yönelik tehditlerinden Twitter diplomasisine Trump siyasetinin pek çok kilometre taşı, Sputnik'in analizinde.

Donald Trump'ın ABD'nin 45. başkanı olarak göreve başladığı 20 Ocak 2017 tarihinin üzerinden tam 2 yıl geçti. ABD'de 2016'da gerçekleşen başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti'nin adayı olan Hillary Clinton'a karşı zafer kazanan Trump'ı başkanlık koltuğuna oturtan en temel vaadi "Amerika'yı yeniden harika yapmak" idi.

Peki göreve başladığı andan bu yana "koltuğu tehlikede" ve "azledildi, azledilecek" yorumları yapılan Trump, iki yıl boyunca "Amerika'yı yeniden harika kılmak" için neler yaptı? Bu sorunun yanıtını vermek için vaatleriyle, icraatları arasında karşılaştırma yapmak gerekiyor.

"TRUMP'IN GÖÇMENLERE KARŞI SINAVI"

ABD Başkanı Donald Trump, Instagram'da, Meksika sınırına yapılmasını istediği duvara atıfta bulunarak, kendi fotoğrafının yer aldığı Duvar geliyor yazılı bir paylaşımda bulundu.

Trump'ın seçim vaatleri arasındaki göçmen karşıtlığı, ABD Başkanı'nın istikrarlı şekilde savunduğu politikanın başında geliyor. Zira Trump yakın zamanda, ABD Kongresi'nin onayı olmaksızın Meksika sınırına duvar inşa edilmesi için gerekirse ulusal çapta acil durum ilan edebileceğini söyledi.

Ancak Trump'ın duvarın maliyetini Meksika'ya ödeteceği iddialarının gerçekleşmemesi, duvara harcanacak bütçe üzerinden ülkede büyük bir ihtilaf yarattı. Trump'ın "Müslümanların ülkeye girişinin tamamen yasaklanacağı" vaadi ise Irak, İran, Suriye, Sudan, Libya, Somali ve Yemen vatandaşlarının ülkeye seyahatlerinin yasaklanmasıyla sınırlı kalsa da ABD Anayasa Mahkemesi'nden onay buldu.

"KUZEY KORE'YLE 'ÇOK İYİ GİDEN' GÖRÜŞMELER"

Trump'ın, başlangıcı Soğuk Savaş dönemine dayanan ve temeli ABD'nin Kore topraklarındaki silah ve askeri varlığıyla atılan Kore-ABD krizindeki tutumu da incelemeye değer. Zira her fırsatta "Kuzey Kore'yi nükleerden arındırmalıyız" diyen ABD Başkanı Trump, geçen yıl Kuzey Kore'ye petrol sevkiyatını askıya alınması önerecek noktaya gelse de, bu öneri Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden geçmedi.

ÇİN'LE TİCARET SAVAŞINDAN ANLAŞMA SİNYALİNE

ABD ile Çin ticaret savaşının başlatan, Trump'ın 2018'in ilk çeyreğinde ilan ettiği kararla birlikte çelik ithalatında yüzde 25, alüminyum ithalatında yüzde 10 gümrük vergileri oldu.

"TRUMP'IN TÜRKİYE'YE YÖNELİK TEHDİTLERİ"

Trump'ın başkanlığı boyunca ABD ile NATO müttefiki Türkiye, geriye dönüşü oldukça zor krizlerin eşiğine geldi. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ‘ABD'li Rahip' davası olarak bilinen davada 'askeri ve siyasi casusluk' ve 'terör örgütü adına suç işlemek' ile suçlanan Andrew Brunson'ın tutuklu yargılanması sebebiyle Trump, Türkiye'yi Twitter üzerinden tehdit ederek hedef almış, tweetlerinden birinde Türkiye'ye 'geniş çaplı ekonomik yaptırım' tehdidinde bulunmuştu. Ancak bu, Trump'ın Türkiye'ye yönelik ne ilk ne de son tehdit tweeti oldu.

ABD'nin, Fethullah Gülen'i iade etmemesi, YPG'ye yaptığı silah yardımları, Ankara'ya Rusya'dan alacağı S-400 savunma sistemleri sebebiyle ve Ankara Astana ortağı İran'a yönelik Amerikan ambargolarına katılsın diye sistematik baskı uygulasa da Trump, Türkiye'yi Fırat'ın doğusundaki ABD destekli YPG'ye karşı yapacağı operasyon sebebiyle tehdit etmekten geri durmadı. Trump ‘Türkiye'nin Suriye'de Kürtleri vurması durumunda Türkiye'yi ekonomik yıkıma uğratacaklarını' söyledi.

"YPG'YE SÜREN DESTEK VE ‘GÜVENLİ BÖLGE"

Trump her ne kadar Türkiye'ye yönelik tehdidini uygulamak üzere adımlar atmasa da; Türkiye-ABD ilişkileri, Washington'ın Türkiye'nin 'terör örgütü' olarak gördüğü ve ana omurgasını YPG'nin oluşturduğu DSG'ye yönelik desteği sebebiyle ciddi bir kopuşun eşiğinde.

Neticede, Trump yakın zamanda, Suriye'den çekileceklerini Twitter üzerinden duyursa da, ülkenin 3'ünün inşası süren 20'nin üzerinde askeri üssünün bulunduğu Suriye'den çekilme kararının uygulanacağı konusundaki soru işaretleri sürüyor. Trump'ın "çekilme"den ve yakın zamanda yine Twitter üzerinden ilan ettiği "güvenlik" bölgesi planlarının, Türkiye'nin bekasına yönelik tehditleri bertaraf edecek biçimde olup olmayacağı konusunda ciddi belirsizlikler sürüyor.

"TRUMP'IN GÖRECE DAHA TUTARLI OLDUĞU ALAN SURİYE"

Trump'ın Suriye politikasının pek çok diğer alana oranla 'daha tutarlı' olduğunu savunan Dr. Akbal, "Obama idaresi döneminde Türkiye'deki bazı çevrelerde müdahale etmemek olarak yorumlanan ancak aslında ABD'nin müttefiklerinin sorunların çözümünde daha faal bir vaziyet almasını talep eden Suriye politikası, Trump tarafından da sürdürülüyor.

Trump'ın seçim kampanyasında ifade ettiği Suriye'de fazla görünür oldukları ve bu durumun kısa süre içinde ve seçildiği takdirde daha az görünür olmaya dönüştürüleceği mealindeki ifadelerini de bu noktada hatırlamakta fayda var" diye değerlendiriyor. (DIŞ HABERLER SERVİSİ)

Öne Çıkanlar