Anne Zekiye Ataç rapor yüzünden mi pasaport alamıyor? Emine Erdoğan ve kadın milletvekilleri harekete geçmeli.
Ben bu insanın tahliye edilmesine sevinmiyorum ama bu fırsatı kızarak değerlendirmek yerine devlete bir alternatif sunmamız gerektiğine inanıyorum.
Demirtaş, beka tartışmaları, Suriye meselesi, İçişleri Bakanı Soylu’nun Kadir İnanır’ı hedef göstermesi gibi birçok başlıkta Artı Gerçek yazarı Ahmet Nesin'in sorularını yanıtladı.
'Bu kadar cinayet işleniyor, bir tanesi de bulunur. Hiç bulunmuyor… Sonradan çok ısrar ettiler, bildiğiniz gibi koruma verdiler.'
'Daha çiş etmek için elim pantolonuma giderken büyük bir gürültü, elektrik direğinin altındaki taştan kıvılcım çıktı. Ve kulağımın yanında bir ses, vınnn diye bir ses…'
'Ve biri aldı beni, arabadan uzanan bir el, arabaya soktu… Ve gittim, böylece kurtuldum suikastten. O büyük bir suikastti…'
Bu dizide üç tür suikast var. Kendisine yapılan, kendi kendine yaptıkları, bir de doğal olarak meydana gelenler… Bazıları da var ki ciddiye bile almıyor. Evin kurşunlanması gibi…
PYD Eş Başkanı Şahoz Hasen: Rojava'ya gelip savaşanlar IŞİD ve Nusra çeteleri.
Uluslararası Af Örgütü her yıl bir rapor yayınlıyor ve bunu bütün dünyaya duyuruyor. Biz bu raporun içinde yıllardır ön sıraları kimseye kaptırmıyoruz.
Bundan sonrası muamma, çünkü kendisine hakaret edilen bir mektubu 11 gün sineye çeken bir lider var karşımızda.
2 gündür aklıma geldikçe gülüyorum, ABD’den KHK’lı bir Süleyman Soylu’yu canlandırıyorum gözümün önünde, babamın kitabını okuyormuş gibi, olup olmadık yerde kahkahayı basıyorum
Erdoğan bu savaşı 'Savaş kazanmış komutan' olup ölene dek yargılanmadan Türkiye’nin başında kalabilmek adına çıkardı ama işi çok zor, seven hiç öğretmeni yok.
Yıllık iznimin 2 haftasını kullanmak üzere yazılarıma ara veriyorum.
Bu kız diğer intihar edenler gibi namluyu ağzına sokarak intihar etmemiş, göğsünün üstüne sıkmış, bu konuda itişme kakışma olup olmadığı incelenmemiş gibi...
Biz açıklamanın başına 'Demokratik Türkiye' ibaresini koyduk ve o gazeteciler de bizi darbe yapacağız sandı, çünkü bizde demokrasi dendiğinde yerleşebilmesi için önce darbe yapmak gerekiyor.
Benim esas beklediğim AKP’nin içinden çıkacak olan 'GİZLİ TANIK'lar, bu öyle az-buz olacak bir sayı değil, o kadar çok olacak ki, bir olasılık ben bile şaşıracağım.
Çeşitli tarihlerde Facebook ve Twitter gbi sosyal medya platforumlarında yapılan paylaşımlar nedeniyle açılan davanın duruşması 20 Aralık’ta görülecek.
Dün Artı Gerçek’te Celal Başlangıç AKP içinde başlayan kavgayı detaylarıyla çok güzel anlatmış, bizler uğraşmasak da bunlar birbirini yiye yiye bitirecekler.
Erdoğan siyasi yaşamdan silinmek üzere ve yine son koz olarak kadınları kullanıyor. Günlerdir analar Diyarbakır HDP il binasının önünde PKK’ye giden çocuklarını HDP’den istiyor.
Süleyman Soylu tam kabine dışı kalacakken, yine Alamanya yollarını garantilemişken, Devlet Bahçeli abisi yetişti imdadına ve konuyu kapattı.
İstanbul büyükşehir belediye başkanı dünyada benzeri olmayan sarayda sandalyeden kırık ayak yüzünden düşürülüyor, bunu aşağılamak zannediyorlar, bu kadar 'Pespaye' durumdalar çünkü.
Rüzgar hızına baktığımızda Ali Türkşen’in fırtınadan çok rüzgârsızlıktan yelkenliyi erken bıraktığı anlaşılıyor yada kendisini başka fırtınanın içine atmaya gidiyor.
Dava İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne kaldı.
Peki içişleri bakanı neden soruşturma açmadığını açıklayabilir mi acaba? Yoksa onlar da Ahmet Davutoğlu gibi 'Konuşursam insan içine çıkamazsınız' mı dedi?
Askeriyenin hangi iç hizmet yasasına göre emekliyken elini kolunu sallayarak oraya, hem de silahlı girebiliyorsun ve görev yapıyorsun. Yoksa hâlâ devletin derinlerinde görevli misin?
15 Temmuz darbe girişimine karşı yapılan darbe gecesinin ilginç kişiliklerinden birisi de emekli albay Ali Türkşen’dir.
Darbelerde olduğu gibi faşizme de bakış açımız bence aynı, çevrenizdekilerden bile duyduğunuz demokratikmiş gibi antidemokratik tümceleri anımsayın bikere.
Önceki dönemde kayyımların yaptırdıkları hamamları filan görünce şüphelenmiştim ama o faturalar ortaya çıkınca, artık bunun şakaya gelir bir yanı olmadığını anladım.
Bu yazıda Ergenekon-Erdoğan-Bahçeli üçlüsünün 7 Haziran 2015 seçimlerinden itibaren kurdukları kumpası anlatacağım.
Mardin kayyımı en çok harcamayı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yaptı.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.