Bunların ne söylerlerse tam tersini yapma, ne yaptılarsa tam tersini söyleme konusunda pek mahir olduklarını söylemiştik. Meğer mahir oldukları başka bir alan daha varmış…
Ne söylerlerse de tam tersini yapıyorlar. Cumhuriyet Türkiyesi tarihinde böyle bir vaka, böyle bir riyakârlık görülmedi.
Akciğer kanseri olduğunu öğrendikten sonra yaptığı son telefon konuşmasında 'Adana’da buluşuruz' sözü almıştı. Berat belki de ilk kez bize verdiği sözü tutamadan göçtü ışıklar yoluna.
‘Osman Kavala’nın örgütüne elaman bulma’ operasyonu da gösterdi ki ‘Yeni Türkiye’ diye yola çıkan AKP, muhalifler için ‘yeni suçlar’ üretmeye başladı; uysa da, uymasa da…
Erdoğan iktidarı, cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısı açısından Türkiye Cumhuriyeti tarihinin rekorunu kırmaya devam ediyor hâlâ.
Doktorlarla ilgili getirilmek istenen yasaklara bakınca insan hemen anlıyor Türkiye’nin ‘AB’ye tam üyelik’ hedefini nasıl gerçekleşeceğini.
Tek Adam hükümranlığı, hukuksuzluk, iş cinayetleri, adam kayırma, rüşvet, baskı, alavare dalavere artık Türk Standartları Enstitüsü'nden onaylanmış normlar haline geldi.
Türkiye koskocaman bir cezaevine dönüştü. Dışarıda kalanların çoğunluğu ise Silivri Cezaevi’ndeki Ahmet Altan’a giden mektubun üzerine 'Adresinden Ayrılmış' yazacak kadar yerli ve milli!
Beş ay sonra yapılacak yerel seçimlerde büyük kentleri ve kayyım atadığı Kürt kentlerini de kaybetmesi Erdoğan rejimi için sonun başlangıcı olacak.
Kürtlerin bundan 31 yıl önce Ahmet Türk tarafından dile getirilen ‘Bizlerin ekmeğe, suya değil, demokratik hak ve özgürlüklere ihtiyacı var’ iradesi Erdoğan’ın uykularını kaçırıyor.
Değil Türkiye’nin, dünyanın en genç ‘foto muhabiri’ni 90 yaşında yitirdik. Büyük ustayı hakkında yazdığım son röportajla uğurluyorum. (*)
Sakarya’da Amedspor’a yapılanlardan anlıyoruz ki, sadece HDP’liler değil, AKP’li olmayan bütün Kürtler Erdoğan iktidarının hedefindedir. Bu yüzden korktukları ‘plebisit’ başlarına gelecek.
Erdoğan, kayyım atanan belediyeleri HDP'nin fazlasıyla kazanacağını anlayınca beş aydan fazla bir süre olan yerel seçimlerin kampanyasını 'kayyımistan' vaadiyle başlattı.
Koca yürekli Yaşar Kemal’in dediği gibiyiz aynen; ‘demirin tuncuna, insanın piçine kaldık.’
MİT tarafından Lazkiye’den operasyonla Türkiye’ye getirilen ve Reyhanlı katliamının planlayıcısı olduğu söylenen Yusuf Nazik mahkeme kayıtlarında ‘MİT’e çalışan elaman’ diye geçiyor.
Erdoğan iktidarının gerek Tahran Zirvesi’nde rezil olmasının, gerek Suriye politikasında duvara çarpmasının, İdlib’te Rus kapanına bütün vücudunu kaptırmasının tek nedeni Kürt fobisidir.
Yeni adli yılın açılmasıyla ‘gazetecileri, yazarları, muhalifleri yargılama mevsimi’ de başladı. Bu yargılamalar Cumhuriyet'in hukuk tarihine utanç verici sayfalar olarak çoktan kaydedildi.
Saray’daki menüye bakıp ‘Hayatta hiç chia tohumu eşliğinde ejder meyveli smoothie içmedim’ diye üzülmeyin. Eminim şarbonlu eti de ilk defa yiyorsunuzdur.
'T.C.'nin bütün iyiliklerini reddetmiş, İttihat ve Terakki’den bu yana bütün kötülüklerini sahiplenen bir iktidar olma anlayışıyla karşı karşıyayız.
Kuzey Suriye ilginç bir geçiş dönemi yaşıyor; Esad diktatörlüğünden demokratik özerkliğe… Henüz başlangıç aşamasındalar ama bütün Ortadoğu’ya umut verebilecek gelişmelere tanık olduk.
Erdoğan bölgede çok tanınıyor. Ama iyi bir şekilde değil. Kuzeylisi Güneylisi Suriyeliler, bugünden yola çıkıp Osmanlı dönemini de eleştiriyor. .
Bayramlarda sınırda tel örgünün iki yanında hasret gidermeye çalışırlardı Türkiye ve Suriye vatandaşı Kürtler. Güneydekiler, şimdi Demokratik Özerklik teorisini hayata geçiriyor.
Burası kurulmakta olan yeni düzeniyle; Arabı, Kürdü, Türkmeni, Süryanisi, Ermenisi, Ezidisiyle bambaşka bir bölge. Şam yönetimiyle ilk kez resmi görüşmelere de başladılar.
Kılıçdaroğlu ve ekibi Olağanüstü Kurultay'dan boşuna kaçıyor. Değişim isteyen delege sayısı ha 550-600 olmuş, ha 622’yi geçmiş. Kurultay olmazsa Kılıçdaroğlu o koltukta eğreti oturur.
Rahip Brunson’ın tahliye edilmesi üzerine insan onuruna, gazetecilik meslek ilkelerine sahip değilmiş ‘gibi yapmanıza’ ihtiyacınız yok çok şükür.
Elinde önyargı etiketleriyle birbirini yaftalamak için ‘nefret pususu’nda bekleyen insanlardan oluşan bir toplum yaratıldı.
Erdoğan ‘Seçimden sonra ilk işimiz OHAL’i kaldırmak’ demişti. Evet, ilk işi OHAL’i kaldırmak, ikinci işi de OHAL’den daha da beterini kalıcılaştırmak oldu.
Hani o sık sık sözünü ettiğiniz ‘beka sorunu’ var ya, siz iktidardasınız diye var. Siz oldukça da bu ülke insanın ‘beka sorunu’ eksik olmayacak
Erdoğan başlı hayvan karikatürleri nedeniyle dört ODTÜ’lüyü ‘delil toplamak’ için tutuklayan mahkeme heyeti nasıl delil toplamak, ne yapmak istemektedir?
Adil Seçim Mobil Uygulaması’na yapılan harcamanın faturaları tam bir facianın habercisi. Hatta naylon faturadan beter. CHP bu faturaların hem maddi hem de siyasi bedelini açıklamaya mecbur.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.