Türkiye’nin temel iktisadi problemi iktisat politikaları yanlışlıkları değildir, temel sorun hukuk devletinin yerlerde sürünmesine bağlı olarak dış kaynak açığının finanse edilememesidir.
Mücella Yapıcı’nın belirttiği gibi, her şey o kadar şeffaftı ki toplantılar parklarda yapıldı, kararlar ortak alındı. Pankart hazırlayan kendi hazırladı, yemekler imece usulüyle yapıldı.
Sonuçta, ben tutukluyum, bu satırları okuyan sizler özgür. Sizden tek şey istiyorum. Kendinize ve ülkeye sahip çıkmanız.
Bir orgeneral aslında ortaokul öğrencisinin bile bilmekle mükellef olması gerektiğini düşündüğüm çok temel bir hukuk ilkesini nasıl tersine çevirebilir?
servetin, eğitimin, itibarın insanı haksız suçlamalara maruz kalmaktan kurtarmayacağı fikri her kesimden insana yönelik güçlü bir gözdağı.
MEB'in temyiz itirazında öğrenci andı 'faşizm' ve 'komünizm' uygulamasına benzetilmişti.
İşçi davalı olduğu şirketten hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının tahsilini istedi.
Yargıtay'ın bu kararına Adalet için Hukukçular Platformu'ndan tepki geldi.
Özgürlüklerin anası ifade özgürlüğü Türkiye tarihinde hiç görülmemiş biçimde yerlerde sürünürken, onu zikretmeden bu davayı sadece 'kişilik hakları'yla sınırlı tutmak anlaşılır şey değil.
Baro, hukukun üstünlüğü ve insan haklarını savunmada çok daha etkin olabilecekken birbirlerine saldıracak kadar bölünmüş.
Barış Vakfı, 'Zor zamanlarda barış açısını savunmak' başlıklı panel düzenliyor.
'Hukuk, demokrasi ve özgürlükler... Sizin dolaylı değil, doğrudan alanınız! '
'Hâkimler ve Savcılar Kurulu'na yapılan atamalar maalesef yargıyı siyasetin etkisine açmış durumda.'
'Türkiye'nin çözüm yolu: İnsan haklarına saygı, hukuk ve demokrasi.'
Cari açık birilerinin zannettiği gibi bir iktisat politikası yanlışlar kümesinin sonucu değil, yapısal bir mesele, büyüdüğümüz zaman kaçınılmaz. Geriye hukuksuzluk belası kalıyor.
Türkiye’nin uluslararası ilişkilerde başarısı iç politikada siyasal yumuşamadan, toplumsal barışmadan ve toplum olmaktan geçer. Pastör Brunson olayını bu açıdan okumak da mümkündür.
'Mış gibi yapmak', sorunları güvenlik politikalarıyla yok sayıp, halı altına süpürmek anlayışının Osmanlı’dan bu yana devlet genetiğine sinmiş pratiğinin bir sonucu.
CHP'nin tutuklu vekili Berberoğlu Yargıtay kararı hakkında açıklama yaptı.
Hani o sık sık sözünü ettiğiniz ‘beka sorunu’ var ya, siz iktidardasınız diye var. Siz oldukça da bu ülke insanın ‘beka sorunu’ eksik olmayacak
hukukun adaleti sağlamada yetersiz olduğu fikri, cezasız kalan suçların toplumda oluşturduğu infialin bir parçası. çaresi de tabii ki cezayı ağırlaştırmak değil, cezayı vermek ve uygulamak!
Yaklaşık tüm hukuksuz demokrasilerde seçimlere katılım oranı yüksektir, hukuk devleti ilkelerinin oturduğu yerlerde ise düşük.
Türkiye’nin, AB süreci dışında kaldığı müddetçe, siyaseti, üç korner bir penaltı ilkesi doğrultusunda, zavallılığı, etkinsizliği, adaletsizliği, garipliği ile sürdüreceği anlaşılmaktadır.
Tek bir hikaye bazen çok daha etkili olabiliyor sayılardan. Şu anda 6 milyon Suriyeli ülke dışında, 6 milyon da ülke içinde emin bir yer arama peşinde.
Yarınlar nasıl şekillenir, bizler nasıl bir Türkiye’de yaşarız? Gökkubbe başımıza çökmeyecektir. Ama, gökkubbe sağlam kalsa da başımıza çok büyük sıkıntılar çıkacağına kuşku pek yok.
İslam'ı 70 defa ‘güncellematik’le yıkasanız da 'maslahat, devletin bekası, vatanın selameti' adına bireyin yaşam hakkına saldıramaz, zulme ve zalime taraftar olmayı caiz kılamazsınız!
Referandumdan bu yana Erdoğan ne dediyse tam tersini yaptı. 24 Haziran’da ‘seçimli diktatörlük’le, demokratik parlamenter sistem arasında bir tercih yapılacak.
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Juncker, Türkiye’ye Akdeniz ve Ege’de uluslararası hukuka uyması için çağrıda bulundu. Juncker ayrıca iki Yunan askerinin serbest bırakılmasını talep etti.
Çocuğun üstün yararı ilkesi, elinizdeki failden çok, potansiyel faillerin yeni suçlar işlemesine yoğunlaşmayı gerektirir. Suç üreten alanları ortadan kaldırmaya odaklanmak gerekir.
'Konunun uzmanı olmayan ama azınlık sorunlarına ilgi duyan' biri olarak, el yordamıyla toparladığım konularda 'alaylı' sayılırdım. Kitaptan sonra artık bir 'mektepli' olduğumu hissediyorum.
Manisa Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün kullandığı ifadeler dikkat çekti.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.