Feminist gazeteci Ayşe Düzkan, kadın kazanımlarını hedef alan kayyımlara karşı seçimlerle sınırlı olmayan etkili bir güce ihtiyaç olduğunu belirtti.
Doğan Akhanlı 64 yıl yaşadın, ama onun içine o kadar çok hayat sığdırdın ki! Şimdi küllerin 2010 yılında son bir kez buluşmanız engellenen babanla buluşacak Şavşat’ta. Hasret giderilecek.
hdp, hangi partinin üyesi ya da seçmeni olduğundan bağımsız olarak, kadınlar ve lgbti+’ler için eşitlik ve özgürlük isteyen herkes açısından önemli.
selaların filistin’den duyulmadığına eminim. orada, işgal gücünün katlettiği canların, abluka ve ırkçılığı yüzünden tedavi göremeyenlerin, covid olup ölenlerin selaları duyuluyor.
ikizdere de dahil olmak üzere tabiat için sürdürülen bütün direnişler çok kıymetli, çok önemli, bu önem ve değer direniş pratiğinden öte bir anlam taşıyor.
içinden kâr, para, sömürü falan geçen her şeyi küçümseyerek çıktığımız yolda, her şeyi ahlakla ve fikirlerle açıklayarak devam ediyoruz.
emekçiler çaresizlikten canlarına kıyıyor. bunu engelleyecek çare kendi ellerinde ve o çareyi örgütlemek, kendisine solcu, devrimci diyenlerin sorumluluğu.
...yani iktidar siyasal faaliyetleri ve öngördüğü hayat dışında yaşayan insanları baskılamak için pandemiyi bahane ediyor.
bilen bilir, akp iktidarından önce de adalet şimdiki gibi işlerdi armutlu söz konusu olduğunda. orada oturanların büyük çoğunluğu alevi, aralarında devrimciler de var.
hafızamızı tazelemeye devam edersek; 2015 aynı zamanda türkiye’nin içinde ışid bombalamalarının başladığı yıl.
haklarında onlarca yıl hapis cezası istenmesine ve isteseler başka bir ülkeye gidebilecek olmalarına rağmen gitmediler.
bir toplumsal hareket, sadece hareket edebilme yeteneği, kararlılığı ve gücüyle değil, önerilerinin, çözümlerinin öznesinde bulduğu karşılıkla var olur.
zıplamakla yollar aşınmaz ama iktidar aşınabiliyor. istanbul sözleşmesi’nden çekilinemiyor, uygulamamak için de gerekçeler üretiliyor.
türkiye’de ırkçılık ve milliyetçilik terimleri sanki eşanlamlıymış gibi kullanılıyor ama aslında öyle değil. türkiye cumhuriyeti’nin tarihi boyunca ikisine de rastlanıyor.
'kadınlar vardır' demiştik. yoğurtçu parkı’nda, 1987’de, bunu toplu halde ilk söylediğimizde kürsüdeki konuşmacılar arasında bir trans kadın vardı
sol siyasetin temelleri arasında emekle ilgili politikalar, emekçi hakları bir ayrıntıdan mı ibarettir?
siyasal islam taraftarı bir kadının başörtüsü hakkını savunması, kendisi örtülü olsun olmasın, onun kadın haklarından yana olduğunu göstermez.
sonra bir kadın gardiyan 'soyun!' dedi. kabul etmedim, oraya birlikte geldiğim kızım, ablam ve yeğenim henüz gitmemişlerdi, kapının hemen dışındaydılar, sesler yükselirse onların tedirgin...
akşener hdp seçmenini de partiden ayırıyor, demirtaş çifti kahvaltıya gelse, kapıdan çevirmeyecek ama hdp ile ittifak yapmalarının mümkün olmadığını söylüyor.
ingilizler, kendileri adına işlenen cinayetleri, uygulanan işkenceleri nasıl içlerine sindirdi? öncelikle sömürgecilikten büyük yarar sağlayanlar vardı
boğaziçi dayanışma sosyal medya hesaplarından paylaşılan bu mektup son yıllarda önümüze gelen en iyi siyasi metinlerden biri de değil, son yıllarda kaleme alınmış en iyi siyasi metin.
erdoğan, abd ve israil ile barışık bir muhafazakâr parti kurmaya çalıştığında ve bu sebeple milli görüş’ten ayrıldığında bu abd’nin habersiz olduğu bir karar değildi.
son zamanlarda ifşa edilen erkekleri bir hatırlayın, kendilerine mikrofon tutulsa, erkek şiddetine karşı çıkan cümleleri, belki de hepimizden daha iyi kurmazlar mıydı!
teşbihimi bağışlayın; “geçinemiyoruz” diyenler, “konuşamıyoruz” diyenlerden kalabalık, güçlü ve tarih, büyük bir dönüştürücü güç olabildiklerine defalarca şahit oldu!
semih yalçın, “bu hareketin delisi çoktur. talimat falan dinlemezler,” demiş. bizim gözlemimiz gayet de dinledikleri yönünde ve o delilik değil, ceza almayacağını bilmenin iç huzuru.
feminizmin birinci dalgasına kadar kadınların özgürlüğü üzerine düşünen, yazan birçok kadın var, bunlar o hareket için muhakkak ki ilham kaynağı olmuştur
bir tür olarak metal öfke ve hayal kırıklığını, başka hiçbir janrın ifade etmediği kadar güçlü karşılar; onlardan söz etmediğinde bile.
bir kadın iktidarın tayin ettiği sınırların dışına çıktığında benzer muamelelerle karşılaşıyor!
eşitliğin olmadığı yerde aşkın bulunmadığı çünkü mümkün olmadığı çok açık
Ayşe Düzkan, 'Dinciler-laikler paradigması, kadınlarla ilgisi yok bunun. Burada rahat ediyorlar, bunun üzerinden erkek iktidarını güçlendirebiliyorlar, muhafaza edebiliyorlar' dedi.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.