Halkların Demokratik Partisi İstanbul 2'inci bölge milletvekili adayı Ahmet Şık seçime ilişkin gözlemlerini açıkladı.
Uzun süredir denenmiş. Ama artık eski, yıpranmış, umutsuz ve çaresiz. Geçmişi de pek parlak değildi zaten. İçindeki ucube çıktı şimdi meydana.
Ey, Sayıştay yönetimi, bütçenin tümüyle bir mali planlama aracı olduğunu unutur, bu büyük sapmalara izin verirseniz, yeni göğü inletmezseniz, birileri de bir raportörünüzü görevden alır.
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, AKP’li vekilin yakınları tarafından öldürülen Esvet Şenyaşar’ın cenaze törenine katılmak üzere Suruç’a geldi.
Her faninin bir gün ölüm şerbetini içmesi gibi, her yandaş gazeteci de bir gün işten uzaklaştırılacaktır. Vicdansızlar, fikirsizler ve irfansızlar müstehak buna.
İzmir’de konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 'Kandil’e operasyon başlattık' sözlerini değerlendirdi.
TRT'nin muhalefet partilerine yeterince yer vermediği gerekçesiyle RTÜK üyelerinin YSK'ye yaptığı başvuru sonuçsuz kaldı.
Ali Koç’un seçilmesi bir bütün olarak büyük siyasallaşmaya ve toplum mühendisliği projesine itiraz olarak okundu ve sahiplenildi.
İslam'ı 70 defa ‘güncellematik’le yıkasanız da 'maslahat, devletin bekası, vatanın selameti' adına bireyin yaşam hakkına saldıramaz, zulme ve zalime taraftar olmayı caiz kılamazsınız!
Türkiye'de farklı toplumsal kesimler hak, özgürlük ve demokrasi temelinde birbiriyle buluştukça, konuştukça, yeni bir ortak yaşam alanı ürettikçe o beden can bulacak ve o ruhla buluşacak.
Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin aşılması ekonomik adımlardan önce siyasi adımlardan geçiyor. Hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler bunlardan birisi.
İktidarın seçim zaferi için Kandil'e bayrak dikmeyi amaçladığı, bu olmazsa savaşı seçimden kaçış için bir bahane olarak kullanabileceği ileri sürülüyor.
politik görüşü ne olursa olsun bütün emekçileri etkileyen gerçeklerin içyüzünü göstermek yani seçimin sonrasını da belirleyecek bir siyasal kampanya daha doğru olmaz mı?
Boğaz sırtlarına, kıyılara, ormanlara kaçak, denetimsiz yapı inşa etmişlerle toplum değil, siz iktidar olarak "barışıyor" olabilirsiniz, kent suçu işleyenlerle barışan biz değiliz...
Mütedeyyin mahallede çok görünür olan her şeye dolarla bakma zihniyeti AKP’yi destekleyenlerde en önemli kırılma nedeni. Bu kırılma ve küskünlük, muhalefete kayacak diye bir doğrusallık yok.
Belki başkanlığı Erdoğan'ın kazandığı ama parlamentoyu kaybettiği bir tablo oluşacak ve siyasette aktif, somut işler yapanlar bu sefer Erdoğan'ın siyaseti manipüle etmesini önleyeceklerdir.
Özellikle iktidardaki siyaset sınıfının oruçla girdikleri imtihanlarını kaybetme olasılıkları çok yüksek. Çünkü oruçlu siyasilerin Din’i, Ramazan’ı siyasete alet etmemeleri gerekiyor.
'Vidanjör Medya' İnce'nin ziyaretinden pelesenk olmuş manşetler çıkartamadı. 'Terör destekçisi', 'terörist sever' falan gibi orta zekalı başlıklar kullanılamadı. Barutları bitti.
İsrail'in ırkçı uygulamalarına karşı mücadelede belirleyici olan islamcı despotların show'ları değil, tüm dünyadaki demokrat, barışever insanların birlikte ardıcıl mücadelesidir.
Hükümetin İsrail'e karşı daha sert bir tutum alması gerektiğini belirten Karamollaoğlu 'Bu arkadaşlarımız tam şaşkın ördek gibi' dedi.
İktidar, seçimleri demokrasinin gerçekleştiği bir an olarak değil, kendi siyasal varlığına ilişkin bir tehdit olarak görüyor. Diğer partileri, birer siyasi aktör olarak görmüyor.
Sağ partiler iktidara oturuyorlar ve ateş-pervane örneğinde olduğu gibi ateşin (rantların), iktidarın (rantların) etrafında çok dönmeye başlıyorlar ve sonunda ateşe yapışıyor ve yanıyorlar.
İşlerin iyi gittiği, her şeyin olağan, halkın mutlu olduğu bir ortamda hiçbir iktidar, durduk yerde erken seçim kararı almaz. Almışsa, bu karar, gelecekle ilgili bir kaygının işaretidir.
Çatışmacı ve kimlikçi siyaset anlayışını bitirmek için toplumun önüne çıkıp bu anlayışa meydan okuyabilecek, gerçek bir lidere ihtiyacımız var. Abdullah Gül, bu kişi değildir.
TC'nin bu seçimle düzlüğe çıkışı tercihine bağlıdır. Bu seçim halkın bir sosyal kurtuluşu değil, TC'nin demokrasiye veya otokrasiye karar günüdür.
Apartman yöneticisini seçmek için bile daha uzun zamana ihtiyaç duyulur! İyi de neden bu kadar acele? Zaman, milli ittifakın ve Erdoğan’ın başkanlık hayallerinin aleyhine işliyor da ondan...
Saadet Partisi lideri Karamollaoğlu iktidarı 'Baskıdan nefes alamayanlar isyan eder. Bu memleketi isyana zorluyorsunuz' diye uyardı.
Dış siyaset, iç politikada farklılıkları bastırmak için araç olarak kullanılmaktadır. İktidarın içeride izlediği bu politika, dış politikada da, Suriye politikasında da yumuşak karnıdır.
Bilançoya bakılırsa, iktidar emperyali gösterip ‘yerli ve milli’yi vuruyor. Ya da 'yüz binlerce hain'in yaşadığı bir ülkede, Reis hâlâ iktidarını koruyor.
Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, 'Elbette biz mutlaka bir ittifak yapacağız' dedi.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.