Doğan Özgüden
NATO'nun daha da güçlendirilmesine muhalefet ne diyecek?
26 Haziran 2023 tarihli yazımda, İran'daki dinsel devlet terörünün bir temsilcisinin Brüksel'de
ağırlanmasına tepkileri yansıttıktan sonra şunları yazmıştım:
"Ya İran'ın komşusu Türkiye'deki devlet terörünün sorumluları? Bu yazının görselindeki haritalarda görüldüğü gibi NATO'nun yetmiş yıldır asli üyesi, Avrupa Birliği'nin de yirmi yıldır
üye adayı olan bir ülkedeki devlet terörünün her türünden birinci derecede sorumlu olan cumhurbaşkanı, bakanlar, ordu ve polis şefleri, üstelik vize alma zorunluluğu olmaksızın her fırsatta
Belçika'ya gelip devlet protokolüyle ağırlanmıyor mu?
Bir "devlet terörü" uygulayıcısı AB-NATO başkentlerine İran'dan gelmişse kıyamet, ama NATO üyesi ve AB adayı Türkiye'den gelmişse ağırlamanın sürüsüne bereket! Cumhurbaşkanlığına yeniden seçilmesinin ardından tüm NATO liderleri tarafından sıcak mesajlarla kutlanan, Ankara'daki cülus töreni bizzat NATO Genel Sekreteri Stoltenberg tarafından onurlandırılan Erdoğan'ın ne tür ağırlamalara layık görüldüğünü 11-12 Temmuz'da Litvanya'nın başkenti Vilnius'te İsveç'in üyeliğinin ana gündem maddelerinden birini oluşturacağı NATO Zirvesi toplandığında da göreceğiz.."
İLK TEPKİ
Daha önce Finlandiya'nın üyeliği konusundaki vetosunu sürpriz bir manevrayla Mart ayında kaldırmış ve bunu TBMM'ye muhalefet partilerinin de desteğiyle onaylatmış bulunan Erdoğan'ın, Stockholm'ün birkaç göstermelik jestinden sonra, aynı geri adımı İsveç konusunda da atmasını sağlamak için tüm hazırlıklar
yapılmış durumda...Erdoğan "Evet" dedikten sonra TBMM'de temsil edilen muhalefet NATO'nun genişlemesine ne diyecek?
Ana muhalefet CHP'nin lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın dün dediklerinden bugün çark ederek İsveç'in üyeliğine onay vermesine ilk tepkisini şöyle ortaya koydu:
"İsveç'in NATO'ya üyeliği dolayısıyla terör örgütü mensuplarını koruduğu, ülkesinde tuttuğu, onlara destek verdiği için Türkiye 'hayır biz İsveç'in NATO'ya üyeliğini kabul etmiyoruz' dedi. Gayet açık ve net. 'Asla üye olamazlar' diye çok açık ifadeler kullanıldı. İsveç geri adım atmadı. Tam tersine İsveç'te bizim kutsal kitabımızı yaktılar. Ona da yeterince tepki göstermedi iktidar kanadı sonra ne oldu? Biden
telefon etti Erdoğan'a, Erdoğan birdenbire 180 derece döndü 'İsveç'in NATO'ya girişine evet diyeceğiz ve meclise getireceğiz' dedi. Bir devlet böyle yönetilir mi? Dün söylediğinizi bugün neden inkar ediyorsunuz? Bunlar teröristleri serbest bıraktı mı? Senin dediklerini yaptılar mı? Teröristleri hâlâ koruyorlar mı? E peki sen dün hayır diyordun, bugün neden evet dedin?"
Tepkisi NATO'nun genişlemesine değil, Erdoğan'ın İsveç'teki "terörist avı"nda ısrar etmemesine...
Konu Meclis'e geldiğinde göreceğiz...
Finlandiya'nın NATO üyeliğine can gönülden "Evet" diyenler, ya da oylamaya katılmayanlar saldırgan ittifakın İsveç'le daha da genişlemesine bakalım ne diyecekler?
Doğan Özgüden: 1952’den itibaren İzmir’de Ege Güneşi, Sabah Postası, Milliyet, Öncü gazetelerinde çalıştı, 60’larda İstanbul’da Gece Postası ve Akşam Gazetesi genel yayın yönetmenliği yaptı. 1967’den itibaren eşi İnci Tuğsavul, Yaşar Kemal ve Fethi Naci ile birlikte sosyalist Ant Dergisi’ni yayınladı. Gazeteciler Sendikası, Gazeteciler Cemiyeti, Basın Şeref Divanı ve Türkiye İşçi Partisi yönetimlerinde bulundu. 12 Mart 1971 darbesinden sonra Türkiye’den ayrılarak yurt dışında Demokratik Direniş Örgütü, İnfo-Türk Haber Ajansı ve Güneş Atölyeleri, 12 Eylül 1980 darbesinden sonra Demokrasi İçin Birlik örgütü kurucuları arasında yer aldı. Evren Cuntası tarafından 1982’de eşiyle birlikte Türk vatandaşlığından çıkartıldı. 12 Mart rejimine karşı Türkiye Dosyası, 12 Eylül rejimine karşı Kara Kitap adlı İngilizce, Türkiye’deki ve sürgündeki yaşamını ve mücadelelerini anlatan iki ciltlik “Vatansız” Gazeteci ve beş ciltlik Sürgün Yazıları adlı Türkçe ve Fransızca kitapları bulunuyor. Kurulduğu tarihten beri Artı Gerçek'e yazıyor. (https://www.info-turk.be/ozguden-tugsavul-T.htm)