Mustafa Sağlamer

Mustafa Sağlamer

Serok Rıza

Eskiden 'marjinal'in anlamını bilmezdik. Demek ki 'Sivas' ve 'atlas' tekerlemesi, zamanın marjinallerinin marifetiymiş.

Futbolcuların elinde bir pankart: 

"PTT'nin 179'uncu doğumgünü kutlu olsun..."

Bakın gelecek maçta da bizim halaoğlu Mustafa Koçer'in emlak bürosunun 38'inci doğumgününü kutlamazsanız kırılırım.

Yahu lime lime edilip yerli-yabancı yandaşlara peşkeş çekilmiş bir kurumdan size ne...

Maç da "Türk Telekom Arena"da değil mi...

***

Tribünlerde bir pankart:

"Ordumuz olsun daim muzaffer..."

Belli ki Trump'ın mektubundan önce hazırlatılmış, paralar boşa gitmesin diye açmışlar...

Vallahi komedide Molier mulier tanımam. İlle de bu coğrafyanın insanı...

***

Dakika 15...

Bu yaşıma geldim, bir kalecinin, soluna giden topu sağ eliyle çıkardığını ilk kez görüyorum.

Muslera tabii...

Bu, Babel'in kafasından sonra, bu dakikaya kadar ikinci pozisyon...

***

Hele bir 20'nci dakika var...

Muslera'nın neler yaptığını anlatmaya lisanım yetmez diye korkuyorum.

İyisi mi sitelerde mitelerde bulup izleyin...

İki dakika sonra Galatasaray'ın golünün gelmesi ne demek?

Kalecin iyiyse, 0-1 olacak maçın 1-0 olması işten bile değil demek...

Hagi'nin cimboma armağanı Andone bir de penaltıdan yazdı mı...

Bakalım Sivas farkı kapatabilecek mi...

***

İkinci yarının başında Cofie'nin ikinci sarıdan atılması yanlış. Rakibin ayağı, topu kesen adamın ayağının altında kaldı diye kart mı olur?..

Ama kaçtır söylüyorum: 

Katarlılar, finalde kanarya ile cimbomu görmek istiyor.

Hakemler sadece emirleri uygulayan çocuklar... 

***

Sivas eksik kalmasina rağmen olumlu futbolundan taviz vermiyor ve 69'da farkı 1'e indiriyor. Ama Babel'in golü on kişilik Sivas'ın umudunu kıracak derken, tahmini uzatmalarla birlikte on dakika kala oluyor mu sana 3-2... Yine de sakın beraberlik beklemeyin, mümkün değil. Sebebini bir daha söylemeyeceğim... 

***

Spotta atlas ve Sivas demiştik. Ona da fazla eşelemeden açıklama getirelim:

Yarım asır öncenin ilkokul çağındaki fırlamaları, arkadaşlarına sorardı, "En güzel iki kumaş ve en büyük iki il hangileri" diye.

Cevabı şöyleydi:

İpek bir, atlas iki.

Konya bir, Sivas iki...

Buna herkes gülerdi ama neden; inanın bilmiyorum...

***

Maçta heyecan var mıydı?

Eh.

Ya kalite?

I-ıhhh...

Peki Rıza beyler Beşiktaş'a başkan olabilir mi?

Bence anasının ak sütü gibi helal.

Bakın AK sütü demiyorum; ak sütü...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mustafa Sağlamer Arşivi