AİHM kararlarını takmama vergisi

BYD’nin Manisa’ya yatıracağı 1 milyar olarak bugünkü kur üzerinden 33,2 milyar TL yapar. Demek ki, araç başına 635 bin vergi muafiyeti elde eden BYD, 3 ila 5 yıllık sürede Türkiye’de 52 bin küsür araç satışı yaparsa, fabrikayı bedavaya getirmiş olacak.

Çinli otomotiv tekeli BYD, Manisa’da kuracağı fabrikanın tüm maliyetini, iktidarın sağladığı ÖTV avantajı sayesinde bedavaya getirecek.

Nasıl mı?

BYD ile anlaşma imzalanmasının hemen arifesinde, TBMM’ye “şarj edilebilir hibrit motorlu araçlara ÖTV indirimi” sağlayan bir tasarı sunuldu. Hızla kabul edilen bu düzenlemede 26 Temmuz’da Resmi Gazetede yayımlandı.

Buna göre, karbondioksit emisyonu 25 gramın altında olup, elektrikli sürüş menzili 70 km ve üzerinde olan şarj edilebilir hibrit araçların ÖTV oranları artık aracın motor silindir hacmine ve vergi öncesi fiyatına göre %30, %60 ve %70 oranlarında alınacak (mevcut %80 oranı yerine).

Fakat sanmayın ki bu düzenlemeden tüm şarj edilebilir otomobiller yararlanabilecek. Şu işe bakın ki, düzenlemedeki şartlara uyan %30 ÖTV ödeyecek tek bir markanın tek bir modeli var; o da BYD’nin Seal U DM-i modeli. (Haber: Hürriyet, 27.7.24, Taylan Özgür Dil)

Ne rastlantı değil mi?!

Türkiye’de 13 markaya ait 24 model şarjlı hibrit otomobil satılıyor, ama sadece bir markanın bir modeli %30’luk ÖTV dilimine giriyor. O da, o tarihte Manisa’ya fabrika kurmak üzere imza atmaya hazırlanan BYD’nin bir otomobili!

BYD’nin bu modeli (tahminen 1,7 milyonluk) indirimli fiyatıyla yakında piyasaya sürülecek. Böylece BYD, daha Manisa’daki fabrika sahasına bir çivi bile çakmadan, ÖTV indirimi sayesinde fabrikanın maliyetini finanse etmeye başlayacak.

3-5 yıl sonra, fabrika yapımı bittiğinde ise, muhtemelen fabrikanın tüm maliyetini çıkartmış, yatırımını bedavaya getirmiş olacak. Fabrika işlemeye başladığında elde edeceği kârları ise cebine koyacak. Bu durumda, hayırsever(!) iktidar, BYD’ye bir fabrika hediye etmiş olacak. Düşük fiyatın sağladığı satış avantajı da cabası.

İşte saray çevrelerinin, AİHM kararlarını takmamak, Osman Kavala ve Gezi tutsaklarını; Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve Kobani-Kumpas tutsaklarını keyfi biçimde içeride tutmak için bulup bulabildikleri formül bu. Avrupa sermayesi gelmiyorsa; biz de Çin sermayesini – üstüne para vererek – getirtiriz!

BYD’nin ödetmediği her kuruş ÖTV, bu ülke yurttaşlarının omzuna ek vergi yükü getirecektir. Buna “AİHM’i takmama vergisi” diyebiliriz. Alman Volkswagen’in 2016’da iptal ettiği fabrika yatırımını 8 yıl sonra Çinli BYD’ye yaptırmanın, Türkiye yurttaşlarına maliyeti (tahminen) satılan her bir araç başına 635 bin TL ÖTV kaybıdır. (Zira BYD Seal U Dm-i’nin mevcut fiyatı 2.340.000 iken, %30 ÖTV’li yeni fiyatının 1.705.000 olacağı tahmin ediliyor.)

BYD otomobilin %80 yerine %30 ÖTV ödeyecek olması, yeni tipte bir kapitülasyondur ve AKP iktidarının yabancı sermaye çekmek uğruna ülkeye ne tür bedeller ödettiğinin de açık bir ifadesidir.

BYD’nin Manisa’ya yatıracağı 1 milyar olarak bugünkü kur üzerinden 33,2 milyar TL yapar. Demek ki, araç başına 635 bin vergi muafiyeti elde eden BYD, önümüzdeki 3 ila 5 yıllık sürede Türkiye’de 52 bin küsür araç satışı yaparsa, fabrikayı bedavaya getirmiş olacaktır. BYD’ye hediye edilen bu 33 milyar TL’lik vergi muafiyetini ise Türkiye yurttaşları ödeyecektir.

Tüm Türkiye yurttaşlarının hakkını – hukukunu koruyan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ayaklar altına almanın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını uygulamamanın ülkemize ödettiği sayısız bedellerden sadece birisidir. BYD’ye 84 milyonun cebinden hediye edilen bu fabrika.

İnsan hakları, hukuk… Ekmek demektir! AİHM kararlarının uygulanmaması yoksulluk getirir.


Alp Altınörs kimdir?

Çevirmen, iktisatçı ve siyasetçi. Avukat bir anne ve babanın çocuğu olarak Ankara’da doğdu. Liseyi TED Ankara Kolejinde bitirdikten sonra, Bilkent Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler eğitimi gördü, ancak yarım bıraktı. Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde İktisat Fakültesi’ni bitirdi. Ankara Üniversitesi’nde Rus Dili ve Edebiyat eğitimini halen sürdürmektedir. İspanyolca eğitimini İstanbul Cervantes Enstitüsü’nde tamamladı. İngilizce, İspanyolca ve Rusça dillerinde çevirmenlik yapmaktadır. "İmkansız Sermaye-21. Yüzyılda Kapitalizm Sosyalizm ve Toplum" adlı kitabın yazarıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Alp Altınörs Arşivi