Hayko Bağdat
Düşmanlarıyla iş tutan lider
Erdoğan siyasi hayatı boyunca, en kritik süreçlerde en azılı rakipleriyle niye görüşüyor?
Ömürleri siyasal İslamcılarla mücadeleyle geçmiş isimler Erdoğan ile baş başa ne konuşuyorlar?
Hatırlayalım. AKP 2002 seçimlerinde tek başına iktidarı kazanmıştı. Fakat Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde bir şiir okuduğu gerekçesiyle hapis cezasına çarptırılmıştı.
Daha sonra AKP'nin kurucu Genel Başkanı olmasına rağmen sicilindeki bu hapis cezası nedeniyle milletvekili adayı olamamıştı. Başbakanlık görevini Abdullah Gül üstlenmişti. AKP, o dönemde mecliste hükümet kurma çoğunluğuna sahip olmasına rağmen Anayasa değişikliği konusunda yeterli vekile sahip değildi.
Tarih 22 Şubat 2003. Dönemin ana muhalefet partisi CHP'nin Genel Başkanı olan Deniz Baykal, Erdoğan'la Beylerbeyi Bosphorus'ta gizli bir ikili görüşme yapmış, bu görüşmeden çıkan uzlaşma sonucu parlamentoda AKP ve CHP'nin oylarıyla gerekli Anayasa değişikliği geçirilmişti. Böylece Erdoğan Siirt'te yapılan ara seçimlere girerek vekil olabilmiş, ardından Başbakanlık görevini üstlenmişti.
Baykal ile Erdoğan'ın bu gizli görüşmesi yıllar sonra o dönemde vekil olan Zülfü Livaneli tarafından açıklandı. Görüşmenin içeriğini asla öğrenemedik. Bu görüşmenin ardından Türkiye Cumhuriyeti Devleti ray değiştirdi.
Tarih 2007. Meclis, görev süresi dolan Ahmet Necdet Sezer’in yerine yeni Cumhurbaşkanını seçecekti. İktidardaki AKP’nin adayı dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’dü. Hayrünnisa Gül başörtülü olduğu için laiklik tartışmaları hız kazanmıştı.19 Ocak 2007’de Hrant Dink cinayeti işlenmiş, devlet içindeki kavga bu siyasi cinayet ile ayyuka çıkmıştı.
Dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt, 27 Nisan 2007 tarihinde yani Cumhurbaşkanlığı seçimleri ilk turu gecesi Genelkurmay’ın internet sitesinde bizzat kendi eliyle kaleme aldığı bir bildiri yayınlamıştı. Bildiride "Son günlerde Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde öne çıkan sorun, laikliğin tartışılması konusuna odaklanmış durumdadır. Unutulmamalıdır ki, Türk Silahlı Kuvvetleri bu tartışmalarda taraftır ve laikliğin kesin savunucusudur. Ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetleri yapılmakta olan tartışmaların ve olumsuz yöndeki yorumların kesin olarak karşısındadır, gerektiğinde tavrını ve davranışlarını açık ve net bir şekilde ortaya koyacaktır" ifadeleri vardı. Bu esnada Cumhuriyet Mitingleri düzenleniyordu.
Tam bir hafta sonra, 4 Mayıs 2007 tarihinde, Erdoğan ile bildiriyi yazan Büyükanıt, Erdoğan’ın İstanbul Dolmabahçe'deki çalışma ofisinde buluştular. Görüşme 135 dakika sürdü. Erdoğan sonradan bu görüşmeyle ilgili "bu benimle mezara gider" dedi. Büyükanıt ise "bunlar devlet işidir" dedi ve kamuoyu görüşmenin detaylarını asla öğrenemedi. Bu görüşmenin ardından Türkiye Cumhuriyeti Devleti tekrar ray değiştirdi.
Erdoğan zaman içinde, kendisine “hırsız, hain” gibi hakaretler eden Devlet Bahçeli ile de başbaşa görüştü. Kürtlerle yürütülen barış süreci dağıldı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti faşizan bir rejime teslim edildi.
Bugünlerde en çok konuştuğumuz başlık Erdoğan ile görüşen muhalif liderler. Birkaç gün önce, Erdoğan son seçim sürecinde kendisine en ağır muhalefeti yapan Meral Akşener ile görüştü. Ne konuştuklarını asla öğrenemeyeceğiz.
Tarih 11 Haziran 2024. Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Özgür Özel’e iade-i ziyarette bulundu. Erdoğan ve partisi yerel seçim hezimeti sonrası bir arayış içinde. Devlet yeniden rayına oturtulmaya çalışılıyor. Belli ki hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Ne dersiniz?
Özgür Özel bir süredir Erdoğan ile başbaşa ne konuşuyor?
Sizce öğrenebilecek miyiz?
Hayko Bağdat kimdir?
1976 yılında Rum bir anne ve Ermeni bir babanın dördüncü çocuğu olarak İstanbul’da doğdu. Esayan ve Mkhitaryan Ermeni okullarında eğitim aldıktan sonra, 1994’de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü‘ne başladı. Babasının beklenmedik vefatı sebebiyle eğitimini tamamlayamadı. 2002 yılında Yaşam Radyo’da Türkiye’de ilk azınlık sorunlarını gündeme taşıyan “Sözde Kalanlar” programı ile gazeteciliğe başlayan Bağdat, Türkiye’nin önemli basın organlarından gazetecilik, köşe yazarlığı ve yorumculuk yaptı. 2007 yılında katledilen gazeteci Hrant Dink’in ardından kurulan ve adalet arayışını sürdüren “Hrant’ın Arkadaşları” ekibinin kurucuları arasında yer alan Bağdat’ın “Türkiye’de Ermeni ve öteki olmayı” anlatan ilk kitabı ‘Salyangoz’ 2014’te, ikinci kitabı ‘Gollik’ 2015 yılında, üçüncü kitabı ‘Kurtuluş Ҫok Bozuldu’ ise 2016 yılında okurlarıyla buluştu. Kitabından esinlenerek kurguladığı tek kişilik gösterisi Salyangoz, 2016’de Türkiye’nin bir çok şehrinde seyirci ile buluştuktan sonra, tüm dünyaya yayılan turneleri ile beğeni topladı. 2017’de Almanya’ya taşınan Bağdat, Berlin’de gazeteciliğe ve üretmeye devam ediyor.