Süleyman Soylu’nun “Shift Delete” adlı teknolojik haber sitesine verdiği röportajı izlediniz mi? Yanındaki muhabire elindeki telefonda bulunan “KİM” adlı sihirli bir uygulamayı gösterdiği videoya bir göz attınız mı?
İçişleri Bakanı anlatırken çocuklar gibi şendi. Telefonla birinin şak diye fotoğrafını çekiyorsunuz. 2 saniye içinde kişiye dair devletin elinde bulunan tüm istihbari bilgiler önünüze seriliyor. Gerçekten James Bond filmlerini aratmayacak bir teknoloji. Aynı zamanda İçişleri Bakanlığı'nın bu uygulamalar aracılığıyla Türkiye’deki olaylarla ilgili sosyal medyadaki tüm “süzmeleri” yapabildiklerini anlatan Bakan Soylu’ya göre "Bu devletin çok büyük güçleri var. Bu şu anda size gösterdiğim yüz binde biri.”
AKLIMIZA TAKILAN BAZI SORULAR VAR
Soylu’nun elindeki telefon kişilerin “ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti ve güvenlik tedbirleriyle ilgili” bilgiler içeriyor mu?
Bu uygulama hangi kurumların, hangi kişilerin elinde mevcut, hangi mevzuata göre kullanılıyor?
Bu uygulama mülakatlarda, işe alımlarda, ihalelerde, askeriyede, bürokraside, siyasette kullanılıyor mu?
Soylu, bu uygulamayı, siyasi rakiplerine karşı bir avantaj sağlamak için kullanıyor mu?
MOBESE kameraları ile Ekrem İmamoğlu’nun akşam yemeklerinde ne içtiğinin takibini yapan ve bunu internete servis eden Süleyman Soylu’dan bahsediyoruz burada.
14 Mayıs seçimlerinde kaybederlerse bunun bir Darbe olacağını söyleyen, cumhuriyet tarihinin en çok suçla anılan bakanının elindeki telefondan, güçten konuşuyoruz.
Ey Soylu…
Bu teknoloji ile mesela Yeşil Sol Parti mitinglerindeki kalabalığı fişliyor musun?
Konserlerde, festivallerde, eylemlerde, grevlerde bu teknolojiyle insanların fotoğrafını çekip bu istihbari servise yüklüyor musun?
Sosyal medyada neyi, nasıl süzüyorsun?
Ekrem İmamoğlu’nun Erzurum Mitingindeki eli taşlı saldırganlara bu yöntemi uyguladın mı? Yoksa İmamoğlu’nu destekleyenleri mi arşivledin?
Bize elindeki telefonda böyle bir güç taşıdığınızı neden gösterdin?
Her birimizi fişlediğinizi göstererek gözdağı mı veriyorsun?
Bu uygulama telefonumuzun fotoğraf galerisine ulaşabiliyor mu?
Kimlerle fotoğraflarımızın olduğunu ele geçirebiliyor musun?
Peki senin adını Fotoroman Süleyman’a çıkaracak kadar ortalığa saçılmış olan kirli ilişkilerin ne olacak?
2015 yılında Suriye’nin Lazkiye kentinde El Nusra’ya yakın 2. Sahil Tümeni içerisinde yer alıp, elindeki kesik baş poz veren Emrah Çelik’i nereden tanıyorsun? Neden fotoğrafınız var?
Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk’un cenazesine saldıran, Ankara’nın ortasında cesedi mezardan çıkarmaya ve sokağa atmaya teşebbüs eden Murat Alp ile niye fotoğraf çektirdin?
Almanya’da cinayet, kasten adam öldürmek, ağır yaralama, şantaj, fuhuş, silah ve uyuşturucu ticareti gibi birçok suçlamayla yargılanan ve Bulgaristan'da şüpheli bir trafik kazası sonucu ölen Almanyalı Osmanlılar Derneği yöneticisi Taner Ay ile niye fotoğraf çektirdin?
Kendi kurduğu kripto para borsası Thodex ile milyarlarca liralık vurgun yaptığı iddiasıyla kaçtığı yurtdışında aylar sonra yakalanıp Türkiye'ye iade edilen Fatih Faruk Özer ile ne işin vardı?
Kara para aklamak suçlamasıyla Avusturya'da tutuklanıp ABD'ye iade edilen ve bir telefonunla Türkiye’den kaçmasını sağladığın Sezgin Baran Korkmaz'ın uçağına binerken çektirdiğin fotoğrafın hikayesi nedir?
Brezilya’da 1,3 Ton kokain ile yakalanan ATA uçağının sahibi Şeyhmus Özkan ile hangi mutlu anlarınızı ölümsüzleştirdiniz?
Ankara Keçiören'deki evinde ölü olarak bulunan ve kamuoyunda Aleyna Çakır olarak bilinen Sema Esen’in katil zanlısı Ümitcan Uygun’un babası Durak Uygun ile hukukunuz nedir?
Bu teknolojinin bir gün senin için de kullanılabileceğini hiç hesaba kattın mı?
Bu “App”i hiç kendine, yakın çevrene doğrulttun mu?
Elindeki sihirli alette Sinan Ateş cinayeti soruşturmasının zanlıları var mı?
Bence yavaşça devletin imkanlarını sömürmek için kullandığın elindeki o telefonu yere bırak ve olay yerinden uzaklaş Süleyman Soylu.
Bir hafta sonra o telefon pek çok hak davasında adaletin tecelli etmesi için işe yarayabilir.
Madem ki bu devletin çok büyük güçleri var ve bize gösterdiğin yüz binde biri
Madem ki bu teknolojiyle suçlar ve tüm bağlantıları açığa çıkarılabiliyor…
Pek kısa bir süre sonra senin durumun pek parlak gözükmüyor o vakit…
Hayko Bağdat: 1976 yılında Rum bir anne ve Ermeni bir babanın dördüncü çocuğu olarak İstanbul’da doğdu. 1994’de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü‘ne başladı. Babasının beklenmedik vefatı sebebiyle eğitimini tamamlayamadı. 2002'de Yaşam Radyo’da Türkiye’de ilk azınlık sorunlarını gündeme taşıyan “Sözde Kalanlar” programı ile gazeteciliğe başlayan Bağdat, Türkiye’nin önemli basın organlarından gazetecilik, köşe yazarlığı ve yorumculuk yaptı. 2007'de katledilen Hrant Dink’in ardından kurulan ve adalet arayışını sürdüren “Hrant’ın Arkadaşları” ekibinin kurucuları arasında yer alan Bağdat’ın “Türkiye’de Ermeni ve öteki olmayı” anlatan ilk kitabı ‘Salyangoz’ 2014’te, ikinci kitabı ‘Gollik’ 2015 yılında, üçüncü kitabı ‘Kurtuluş Ҫok Bozuldu’ ise 2016 yılında okurlarıyla buluştu. Kitabından esinlenerek kurguladığı tek kişilik gösterisi Salyangoz, 2016’da seyirci ile buluştu. 2017’de Almanya’ya taşınan Bağdat, Berlin’de gazeteciliğe ve üretmeye devam ediyor.
