Birleşmiş Milletler raporunda, İsrail'in açlığı bir savaş yöntemi olarak kullandığı belirtildi. Raporda İsrail ordusunun savaş taktiklerinin soykırım tanımıyla uyumlu olduğu vurgulandı.
Filistinli grupların Aksa Tufanı Operasyonu 1. yılını dolduruyor. Operasyon ve akabinde İsrail'in gerçekleştirdiği soykırım şimdiden Ortadoğu ve dünya jeopolitiğinde büyük gelişmelere sebep oldu.
Saraybosna Film Festivali'nde kırmızı halıda yürüyenler, Filistin bayrakları ve renklerinde kıyafetlerle İsrail'in saldırılarını protesto etti. Festival, 23 Ağustos'ta sona erecek.
Türkiye, 29 Aralık 2023'te İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanı'nda Güney Afrika Cumhuriyeti'nin açtığı davaya müdahil olmak için başvurusunu bugün sunacak. Müdahil olmak isteyen diğer ülkelerin başvuruları ise henüz kabul edilmiş değil.
IŞİD'in Şengal'de gerçekleştirdiği soykırımın 10'uncu yıldönümünde, BM araştırma komisyonu UNITAD'ın kapatılması kararı Ezidileri hayal kırıklığına uğrattı. UNITAD’ın kaldırılmasının Ezidilerin adalet arayışı açısından anlamını, hukukçu Güley Bor anlattı.
Gazeteci Eyüp Burç, Şengal'de yaşanan soykırımın 10. yılında Ezidilerin taleplerinin ve acılarının hâlâ görmezden gelindiğini belirterek, "İnsanlık izliyor, soykırım hâlâ devam ediyor. Kendi güvenliğimizi sağlamadan yaralarımızı saramayız" dedi.
21. yüzyılın başlangıcında bütün dünyanın gözleri önünde gerçekleşen ve televizyonlardan naklen yayınlanan Şengal Êzidî Soykırımı'nı anmak değerli olmakla birlikte, anmadan ziyade neler yaşandığını, neden yaşandığını yeniden düşünmek gerekmektedir.
Travmayı konuşurken zalimler, kendi mağduriyetlerinin ardına gizlendiklerinden fail travmasına dönüşüm gerçekleşmiyor. Failler, kendi geleneklerini yani fail geleneklerini sürdürüyor ve yeni mağduriyetler yaratıyorlar.
Filistinlilerin devlet hakkını gerçekten sağlayacak yeni ve adil bir anlaşmanın İsrail’e dayatılmasının zamanı gelmiştir. Dünyanın tüm demokratlarına düşen, İsrail’i boykot hareketini geliştirerek, ırkçı Apartheid rejimini ve soykırımı durdurmaktır.
Failin yaptıkları üzerine düşünerek, kendini sorgulayarak, işlediği suç ile yüzleşmesine, kendini mağdurun yerine koymasına, yaşadıklarını hissetme, anlamaya çalışmasına 'fail travması' diyorum.
Öldürmek radikal özgürlük sanılıyor. Yani öldürebilen biri artık hiçbir etik ve ahlaki engeli tanımıyor. Çünkü öldürmek bir uç deneyim ve yasak. Hiçbir toplum öldürmeyi onaylamıyor. İşte böyle radikal bir deneyimi özgürlük sanıyorlar.
Naziler soykırımı kendilerini ahlaklı sadıkları için yaptıklarına inandılar. Arendt’in sözünü ettiği kötülüğün sıradanlığı varolan bir olgudur. Arendt, Eichmann’ın yargılamasını izlediğinde sadece işini yaparak binlerce insanı ölüme yolladığını anlatır.
Auschwitz’de her şey nizam ve intizam içindeydi. Eşit aralıklarla yollar, bir diğerini kesiyordu. Yolların kenarlarında, çöp tenekeleri bile vardı. Yeraltında işkencehaneleri ve hücreleri de. Gri renkliydiler. Görünüşleri tamamen okul binası gibiydi.
Yerleşimciler, o sabah kontrol noktasından geçecek kamyonların zamanlaması, konumu ve sayısı hakkında ayrıntılı bilgi almıştı. Beklemedikleri şeyse, düzinelerce barış aktivistinin de özel bir görev için Tarkumiye’de toplanmış olmasıydı.
Faşizm, bir ideoloji olmaktan öte insanları eylemlerle, açıklamalarla ikna etmekten ziyade duygusal bir atmosferde apolitik insanlar arasında karşı duruş/tutum ve bağlar oluşmasını sağlar.
Dünyaca ünlü şarkıcı Dua Lipa, 88 milyonu aşkın takipçisi olan ınstagram hesabından İsrail'in Refah'ta sivillerin yaşadığı kampa yaptığı bombalı saldırıyı kınadı. Lipa, "Dünya, İsrail soykırımını durdurmak için seferber oluyor" dedi.
İsrail'in Refah'ta çadırları bombalamasının ardından kınama yayınlayan Meksika, Güney Afrika'nın İsrail'e karşı açtığı soykırım davasına "müdahil olma" bildiriminde bulundu.
İsrail'in pazar gecesi Refah'ın batısındaki Tel el Sultan mülteci kampına düzenlediği bombardımanda çoğu kadın ve çocuk 45 Filistinliyi çadırlarında yakarak öldürmesinin ardından Filistinliler, yanlarına alabildikleriyle yeniden göç etmeye çalışıyor.
İspanya Savunma Bakanı Margarita Robles, İsrail'in Gazze'de Filistinlilere karşı sürdürdüğü katliamı "gerçek bir soykırım" diye niteledi.
Sosyolog Prof. Dr. William I. Robinson devletlerin aldığı yeni biçimi, ‘ulus-ötesi sermaye’nin Gazze’deki soykırıma karşılık aldığı pozisyonu, sermaye ağlarının insanlığı sararken yarattığı krizi ve Türkiye’yi Artı Gerçek’e değerlendirdi.
Avusturyalı mevkidaşıyla basın toplantısında Hamas'ın "İsrail işgaline karşı silahlı direniş örgütü" olduğu vurgusunu yapan Dışişleri Bakanı, Netanyahu'nun "dünya için güvenlik sorunu", İsrail'in Gazze'de yaptığının "soykırım fiili" olduğunu söyledi.
Bu soykırıma karşı Batı’daki eylemcilerin yaptığını yapmalı, norm haline gelen barbarlığa karşı gerçek bir olağanüstü hal yaratmalıyız. Hiçbir kültür ürününün bu barbarlığı örtmesine izin vermeden... bu yıkıcı olağan hali tersine çevirmek zorundayız.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Yüksel, Güney Afrika'nın UAD'da İsrail aleyhine açtığı soykırım davasına müdahilliğine ilişkin hazırlıkların tamamlanması sonrası resmi başvuru yapacaklarını açıkladı.
Nikaragua’nın İsrail'e siyasi, mali, askeri desteğiyle Gazze'de soykırım işlemesini kolaylaştırdığı gerekçesiyle Almanya aleyhine açtığı davada, Uluslararası Adalet Divanı, İsrail'e silah ihracatının durdurulmasına gerek olmadığına karar verdi.
Güney Afrika'nın İsrail'e açtığı davayı temel alan Nikaragua, Almanya'nın Gazze'de soykırım riskinin farkında olmasına rağmen İsrail'e silah sattığını söyleyerek, Uluslararası Adalet Divanı'ndan, bunun durdurulmasını emretmesini istedi.
Rusya'da devlet destekli RT televizyonu sunucusu, Sovyetler Birliği döneminde Rusya'yı işgalci olarak niteleyen "Ukraynalı çocukların boğulması gerektiğini" söyledi. Ukrayna Dışişleri gazetecinin açıklamalarını "soykırım kışkırtıcısı" diye niteledi.
Türkiye siyaseti yıllardır bu günlere yatırım yapıyor. Perinçek'in “soykırım yalanını kanıtladım” edası ile ülkenin dış politikasına ilham verdiğini düşünebilmek pek mümkün.
İsrail'i Filistinlilere karşı "Holokost" uygulamakla suçlayan Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın sözleri hem Almanya'da hem de İsrail'de tepki çekti.
AKP-MHP iktidarını 'Abdülhamit zihniyetinin devamı' olarak nitelendiren DAD Eş Genel Başkanı Musa Kulu, 'İktidar kendi Alevi’sini yaratmaya çalışıyor ama asla başarılı olamayacak' dedi.
Özgüden, "Düşünce Özgürlüğü İçin İstanbul Buluşması"nınTürkiye’de çeşitli alanlarda insan hakları ihlallerinin ele alındığı oturumda "Sürgünler"i anlattı.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.