Öteki korkusundan kurtulmak için: Kendi uçurumuna atlamak
'Uçurum korkusu'nun yerine 'öteki korkusu'nun geçmesi bizi tüm kötülüklerin kökeni olan bir ırka ya da türe hükmetmeye götürmekte.
'Uçurum korkusu'nun yerine 'öteki korkusu'nun geçmesi bizi tüm kötülüklerin kökeni olan bir ırka ya da türe hükmetmeye götürmekte.
Devletin bu şekilde tanımlanması durumunda anayasada vatandaşlık tanımı yapmaya gerek bulunmamaktadır.
167 ülkenin değerlendirildiği endekste, dünya ülkelerinin yüzde 90'ının cinsiyetçi yasalara sahip olduğu belirtiliyor.
Topluma, Güney Afrika’da yapılan çağrı gibi 'Tarihe izinizi bıraktınız, şimdi sıra fikrinizi belirtmekte' diyerek seslenebiliriz.
Çağdışı yönetime son vermenin, tüm ırkların eşit haklara sahip olduğu yeni bir ülke kurmanın en önemli aracı ise sıfırdan yeni bir anayasa inşa etmekti.
Bugüne kadar yapılan anayasalar ilkelerde bir toplumsal uzlaşma aranmadan yapılmış ve uygulamada da başarısız kalmış metinlerdir.
Muhalefetin öncelikle milliyetçi çağrışımlara açık bu nitelemeden vazgeçip, otokrasinin karşısına 'Demokrasi İttifakı' olarak çıkıp bu ittifakı daha kapsayıcı hale getirmesi gerekmekte.
Adalet ve eşitlik gibi etik değerlere dayanan ve bu değerlere ulaşmayı hedefleyen hukukun bu anlamda barışın ahlakiliğini sağlaması görevidir.
Kürt coğrafyası topraktan insan kemiklerinin fışkırdığı bir dehşet bölgesine dönüşmüş durumda.
Çünkü hukukun bağlayıcılığı insanların vicdanında yer alan adalet duygusundan ileri gelmekte.